2018 yılında 440 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
Hiçbirinin katili kadın değildi kadınlar kurbandı!
Ölmek istemiyorum diyen ama ölümle buluşan bir kadın ülke gündeminde yer aldı.
Emine Bulut cinayeti ve ardı arkası kesilmeyen kadın cinayetleri son dönemlerde artan hızla devam ediyor.
Öfke, gerilim, intikam, ekonomik çıkmazlar, töre ve amaçsızlık bu cinayetlerin ortak noktaları.
Kadın cinayetleri ancak erkek şiddetini önleyerek, erkek şiddeti ise ancak toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırarak son bulabilir.
Çözüm ekonomik, politik, sosyal, kültürel bir karma sistemin kurulmasında saklı !
Ekonomik faaliyetler açısından incelendiğinde, kadınların büyük oranda tarım ve hizmet sektöründe yer aldığı görülüyor.
Kadınların
%26,8'i tarımda,
%14,7'si sanayide,
%0,9'u inşaatta
%57,6'sı hizmet sektöründe faaliyet gösteriyor.
Kadınların ekonomik kaynaklara ulaşması,
Toprak ve diğer mülk türlerine sahip olması,
Finansal hizmetlere ulaşabilmesi,
Miras ve doğal kaynaklara erişebilmeleri,
Yönetici konumunda kadın sayısının artması,
Parlementoda temsil sayısının artması ,
Sporda, müzikte, güzel sanatlarda, tıpta, mühendislikte, teknik elemanlar arasında kadın sayısının artması,
Üretici ve girişimci konumundaki kadın sayısının artması gelişim için ilk şart !
Kısaca her alanda kadının varlığının artması sayesinde öncelikle erkek egemen alanlarda küfürlü konuşmalar azaltıyor, kullanılan dil güzelleştiriyor, zamanla dil ve düşünce olumlu davranışa dönüşüyor.
Kullanılan dilin düzeltilmesi en çok önemsenmesi gereken konulardan biri.
2500 yıl önce yaşamış olan KONFÜÇYÜS’ün dil ile ilgili güzel bir anlatımı var:
“... Bir ülkenin yönetimini ele alsaydım, yapacağım ilk iş, hiç kuşkusuz dilini gözden geçirmek olurdu. Çünkü dil kusurlu ise, sözcükler düşünceyi iyi ifade edemez. Düşünce iyi ifade edilemezse, görevler ve hizmetler gereği gibi yapılamaz. Görev ve hizmetin gerektiği şekilde yapılamadığı yerlerde âdet, kural ve kültür bozulur. Âdet, kural ve kültür bozulursa adalet yanlış yollara sapar. Adalet yoldan çıkarsa, şaşkınlık içine düşen halk ne yapacağını, işin nereye varacağını bilemez. İşte bunun içindir ki, hiçbir şey dil kadar önemli değildir.!” KONFÜÇYÜS.
Bugünkü Türkçe, 1300 yıllık yazılı bir geçmişe sahip iken Türkçe’nin sözlü kaynağının ise 4-5 bin yıllık geçmişi olduğu düşünülüyor.
11. yüzyılda Kaşgarlı Mahmud, Türkçenin bir gün dünya dili olacağına inanarak, Araplar’a Türkçeyi öğretmek amacıyla Divanü Lügati’t Türk adlı sözlüğünü hazırlaması da dilin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
Ekonomiye gelince, kadınsız ekonomimizde faiz düşüşü , benzin zamları , usd hareketliliği, enflasyon gibi konularında müthiş bir gelişim beklemek hayal olur. 2020 yılı 2019 yılını aratmaz. Çünkü çok konuşmamaıza rağmen yapısal reforma ilişkin bir hamlemiz olamadı ..
Sanayici, Yatırımdan
Girişimci, Krediden
Tüketici, harcamaktan
Yatırımcı, mevduatı bozmaktan
İşçi, işsizlikten halen korkar haldeyse henüz istikrar sağlanamamış demektir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sinem Toplan
Katil kadın değil!
2018 yılında 440 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
Hiçbirinin katili kadın değildi kadınlar kurbandı!
Ölmek istemiyorum diyen ama ölümle buluşan bir kadın ülke gündeminde yer aldı.
Emine Bulut cinayeti ve ardı arkası kesilmeyen kadın cinayetleri son dönemlerde artan hızla devam ediyor.
Öfke, gerilim, intikam, ekonomik çıkmazlar, töre ve amaçsızlık bu cinayetlerin ortak noktaları.
Kadın cinayetleri ancak erkek şiddetini önleyerek, erkek şiddeti ise ancak toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırarak son bulabilir.
Çözüm ekonomik, politik, sosyal, kültürel bir karma sistemin kurulmasında saklı !
Ekonomik faaliyetler açısından incelendiğinde, kadınların büyük oranda tarım ve hizmet sektöründe yer aldığı görülüyor.
Kadınların
%26,8'i tarımda,
%14,7'si sanayide,
%0,9'u inşaatta
%57,6'sı hizmet sektöründe faaliyet gösteriyor.
Kadınların ekonomik kaynaklara ulaşması,
Toprak ve diğer mülk türlerine sahip olması,
Finansal hizmetlere ulaşabilmesi,
Miras ve doğal kaynaklara erişebilmeleri,
Yönetici konumunda kadın sayısının artması,
Parlementoda temsil sayısının artması ,
Sporda, müzikte, güzel sanatlarda, tıpta, mühendislikte, teknik elemanlar arasında kadın sayısının artması,
Üretici ve girişimci konumundaki kadın sayısının artması gelişim için ilk şart !
Kısaca her alanda kadının varlığının artması sayesinde öncelikle erkek egemen alanlarda küfürlü konuşmalar azaltıyor, kullanılan dil güzelleştiriyor, zamanla dil ve düşünce olumlu davranışa dönüşüyor.
Kullanılan dilin düzeltilmesi en çok önemsenmesi gereken konulardan biri.
2500 yıl önce yaşamış olan KONFÜÇYÜS’ün dil ile ilgili güzel bir anlatımı var:
“... Bir ülkenin yönetimini ele alsaydım, yapacağım ilk iş, hiç kuşkusuz dilini gözden geçirmek olurdu. Çünkü dil kusurlu ise, sözcükler düşünceyi iyi ifade edemez. Düşünce iyi ifade edilemezse, görevler ve hizmetler gereği gibi yapılamaz. Görev ve hizmetin gerektiği şekilde yapılamadığı yerlerde âdet, kural ve kültür bozulur. Âdet, kural ve kültür bozulursa adalet yanlış yollara sapar. Adalet yoldan çıkarsa, şaşkınlık içine düşen halk ne yapacağını, işin nereye varacağını bilemez. İşte bunun içindir ki, hiçbir şey dil kadar önemli değildir.!” KONFÜÇYÜS.
Bugünkü Türkçe, 1300 yıllık yazılı bir geçmişe sahip iken Türkçe’nin sözlü kaynağının ise 4-5 bin yıllık geçmişi olduğu düşünülüyor.
11. yüzyılda Kaşgarlı Mahmud, Türkçenin bir gün dünya dili olacağına inanarak, Araplar’a Türkçeyi öğretmek amacıyla Divanü Lügati’t Türk adlı sözlüğünü hazırlaması da dilin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
Ekonomiye gelince, kadınsız ekonomimizde faiz düşüşü , benzin zamları , usd hareketliliği, enflasyon gibi konularında müthiş bir gelişim beklemek hayal olur. 2020 yılı 2019 yılını aratmaz. Çünkü çok konuşmamaıza rağmen yapısal reforma ilişkin bir hamlemiz olamadı ..
Sanayici, Yatırımdan
Girişimci, Krediden
Tüketici, harcamaktan
Yatırımcı, mevduatı bozmaktan
İşçi, işsizlikten halen korkar haldeyse henüz istikrar sağlanamamış demektir.