SON DAKİKA

Mavi Vatan Doktrini ve KKTC

Yazının Giriş Tarihi: 20.05.2025 11:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 29.05.2025 11:02

Sahildar ve Kıyıdaş olan bir devletin uluslararası deniz hukuku kapsamında yer alan Karasuları, kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölge uygulamaları kapsamında bir deniz sınırlandırması antlaşması imzalama yetkisi bulunmaktadır. Elbette uluslararası deniz hukukunun ana unsurlarından olan bu haklar 1982 tarihli Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi kapsamında belirlenmiştir.

Mavi Vatan Doktrini bu kapsamda uluslararası deniz hukukunun ana argümanları içerisinde yer alan Kıta sahanlığı ve Münhasır Ekonomik Bölgeler ile hakkaniyet, oransallık, coğrafyanın üstünlüğü ve kapatmama ilkelerince tesis edilmiştir. Mavi Vatan Doktrinini denizler üzerinden analiz edilmesi mümkündür. Karadeniz Havzasında Türk Deniz Yetki Alanı 1973 tarihinde SSCB (Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği) ile imzalanan antlaşma ile oluşturulmuş ve 1991 yılında SSCB’nin dağılması sonrasında kıyıdaş devletler ile Deniz sınırlandırma antlaşması imzalanarak Karadeniz’de Türk Münhasır Ekonomik Bölgesi oluşturulmuştur. Marmara Denizi; Türkiye Cumhuriyeti’nin tam yetkilerin kullandığı kapalı bir denizdir. İstanbul Boğazı ile Karadeniz’e Çanakkale Boğazı ile de Ege ve Akdeniz’ açılmaktadır. Türk Boğazları üzerinde tam bağımsızlık 1936 yılında Montrö Boğazlar Sözleşmesinin imzalanması ile Boğazlar Komisyonu kaldırılarak Boğazların yönetimi Türkiye Cumhuriyeti’ne devredilmiştir.

Ege Denizi, Yunanistan ile yaşanan nedenlerden ötürü karasuları ve açık deniz uygulamalarının olduğu denizdir. Türkiye ve Yunanistan karşılıklı kıyılarında karasuları uygulaması mevcuttur. Yunanistan adaların ana karalarını artırmak istemektedir. Ancak uluslararası hukuk açısından bu durum mümkün değildir. Birincisi, Yunanistan Doğu Akdeniz’de ve Ege de Megali İdea politikasını ve sözde Sevilla Haritasını hayata geçirmek istemektedir. Bunun içinde adaları 1923 Lozan Barış Antlaşması, 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve 1947 tarihli Paris Barış Antlaşması’na aykırı olarak silahlandırma eğilimindedir. Bu nedenlerden ötürü Yunanistan ile Münhasır Ekonomik Bölge Antlaşması henüz imzalanamamıştır. Ege Denizi’nde Türkiye açısından bir değerlendirme yapıldığında kıta sahanlığı sınırlandırması için 25 derece doğu boylamı önemlidir.

Akdeniz; Mavi Vatan’ın Güney Türk Münhasır Ekonomik Bölgesini oluşturan bir denizalanıdır. GKYR’nin 2003 tarihinde Mısır, 2007 tarihinde Lübnan ve 2010 tarihinde de İsrail ile Deniz yetki alanları antlaşması imzalamıştır. Bu doğrultuda Türkiye ilk olarak 2004 tarihinde Doğu Akdeniz’de MEB ilan etmiştir. Daha sonra 2007 tarihinde GKYR ile Mısır arasında imzalanan antlaşmanın Türkiye Açısından yok hükmünde olduğu ve GKYR’nin Lübnan ile yaptığı antlaşmanın Lübnan iç hukukunda onaylanmaması istenmiştir. GKYR’nin Kıbrıs Adasının tek temsilcisiymiş gibi hareket ederek sözde Kıbrıs Cumhuriyeti adına Mısır, Lübnan ve İsrail ile antlaşmalar imzalaması Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerini yok saymaktadır. Ayrıca GKYR tarafından ilan edilen sözde parsel Türk Münhasır Ekonomik Bölgesinden geçmektedir. Türkiye ve KKTC uluslararası hukuktan doğan yetkilerini kullanarak 2011 tarihinde Kıta Sahanlığı Antlaşması’nı imzalamışlardır. Böylece Türkiye ve KKTC arasında belirlenen koordinatlar belirlenerek Türkiye ve KKTC’nin uluslararası hukuktan doğan hak ve menfaatleri güvence altına alınmıştır.

Libya, Türkiye ile karşılıklı kıyılara sahip bir ülkedir. Türkiye Libya’da yaşanan iç karışıklığın ve Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelerin farkında olan bir ülkedir. Karşılıklı kıyılar temel alınarak Doğu Akdeniz’de hakların korunmasının yolu Türkiye ve Libya arasında yapılacak olan Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Antlaşması olmaktadır. Türkiye mutabakat muhtıralarının imzalanmasına giden süreç içerisinde uluslararası hukuka uygun olarak önemli adımlar atmıştır. 27 Nisan 2012 tarihinde Türkiye, Bakanlar Kurulu kararı ile TPAO verdiği ruhsatları genişleterek ruhsat sahalarının batı sınırları 28 derece boylamına dayandırılmıştır. 18 Mart 2019 tarihine gelindiğinde Türkiye BM’ye bir nota vermiştir. Türkiye Cumhuriyeti tarafından verilen notada Türk Kıta Sahanlığının sınırları doğrulanmıştır. 13 Kasım 2019 tarihinde ise BM’ye bir nota verilerek Türk Kıta Sahanlığının ilgili adaların karasularından geçtiği ve adaların Türk Kıta Sahanlığını kapatamayacağı bildirilmiştir.

Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Doğu Akdeniz’de önemli bir adım atarak Yunanistan’a nota vermiştir. Libya kıyılarının gasp edileceği gerekçesi ile Yunanistan’a nota vermiştir. Verilen nota sonrasında Türkiye ile Libya arasında imzalanacak olan Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Antlaşmasının imzalanmasının önü açılmıştır. 27 Kasım 2019 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Libya Devleti Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına Yönelik Mutabakat Muhtırası ve Güvenlik Askeri İş Birliği Antlaşması imzalanmıştır. İmzalanan deniz yetki alanları antlaşması ile Türkiye ve Libya’nın hak ve menfaatleri koruma altına alınmıştır. Güvenlik Askeri İş Birliği Antlaşması ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Libya’da görev yapmasını sağlamıştır. Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin Türkiye’den yardım istemesi üzerine Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 92. Maddesi gereğince Türk Silahlı Kuvvetlerinin yurtdışına gönderilmesine dair tezkere Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde onaylanarak Türk Askeri Libya’ya gönderilmiştir. Böylece Libya’da meşru hükümet koruma altına alınmış ve Doğu Akdeniz’deki Türk Münhasır Ekonomik Bölgesinin korunması sağlanmıştır.

Doğu Akdeniz’de diğer kıyıdaş ve sahildar olan ülkeler ile deniz yetki alanlarına yönelik antlaşmalar yapmak mümkündür. Suriye, Lübnan, Filistin, İsrail ve Mısır ile hakkaniyet, oransallık coğrafyanın üstünlüğü ve kapatmama ilkeleri kapsamında deniz yetki alanları antlaşması tesis edilmelidir.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Ekometre En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.