SON DAKİKA
Hava Durumu

#Türsab

Ekometre - Türsab haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türsab haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

TÜRSAB’ın en büyük yatırımı çöktü Haber

TÜRSAB’ın en büyük yatırımı çöktü

“TÜRSAB’ın en büyük yatırımı çöktü: 6 Ay içinde Ayağa Kaldıracağız” Kuşadası Kongre Merkezi (KOMER), bir zamanlar Türkiye’nin en büyük turizm ve kongre yatırımlarından biri olarak lanse edilmişti. TÜRSAB Baş Hukuk Danışmanı İlker Ünsever’in ifadesine göre 10-15 Sene öncesinin rakamıyla yaklaşık 370 milyon TL yatırımın yapıldığı dev yapı çürümeye terk edildi. KOMER Projesi’nin sahipleri yüzde 49,45 ile TÜRSAB LTD.ŞTİ, yüzde 37 DÖSİM (Kültür ve Turizm Bakanlığı kuruluşu), yüzde 6,5 Aydın Özel İdaresi ve yüzde 1,5 oranında da Kuşadası Belediyesi. KOMER’in temeli aslında 1990’lı yılların sonunda atılmış; ancak fizibilite yetersizlikleri nedeniyle rafa kaldırılmış, 2000’li yıllarda Turizm Bakanlığı’nın teşviki ve TÜRSAB’ın girişimleriyle yeniden gündeme gelen proje, kamu kaynaklarının da katkısıyla nihayet 2013 yılında açılmıştı. Yaklaşık 200 turizmci ortak projeye destek vermişti Proje Kaderine Terk Edildi 30 Ekim 2013’te modern yapısı ve teknolojik altyapısıyla hizmete açılan KOMER aradan geçen yıllara rağmen işler hale getirilemedi. Bugün itibarıyla merkezde sular akmıyor, çatısı akıyor, jeneratörleri sökülüp götürülmüş durumda. Projenin büyük bölümünü finanse eden TÜRSAB, inşaat ve işletme süreçlerini üstlenmiş TÜRSAB’ın iki iştiraki üzerinden şekillenmişti. TÜRSAB’ın kendi Youtube kanalında daha önce konuşan TÜRSAB Baş HUKUK Danışmanı İlker Ünsever, TÜRSAB’ın bu projeye o zamanın rakamıyla yaklaşık 150 milyon TL kaynak aktardığını, bu yatırımın kurumun mali yapısını olumsuz etkilediğini söyleyerek en büyük alacaklı olarak da TÜRSAB’ın bulunduğunu açıklamıştı. TÜRSAB’ın resmi sosyal medya hesabında yayınlanan videoya göre Ünsever, projeyi tek başına ayağa kaldıracak gücümüz yok, ortakların yeni kaynak yaratacak potansiyeli yok, projenin kurtarılması için kamu desteği şart diyerek, projeyi işler hale getiremediklerini söylemişti. Hacıalioğlu: “Bağlıkaya sadece seyrediyor, TÜRSAB üyelerinin kaynakları boşa harcandı, bu sorunu çözeceğiz” TÜRSAB Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu ise üyelerin parasının sokağa atılamayacağını, Bağlıkaya’nın çözümsüzlükle ilerlediğini ve sadece konuya seyirci kaldığını söyledi. Hacıalioğlu konuyla ilgili şunları söyledi: “KOMER’in finansmanında önemli bir rol oynayan TÜRSAB üyesi meslektaşlarımızın yatırımının buhar olmasını önleyeceğim. Kaynaklarımızın atıl ve kullanılamayan bir yapıya dönüşmüş olması TÜRSAB yönetimi adına utanç vericidir. Kurumlarla sürekli kavga ederek, başkanı olduğu üyelerine bile mesafe koyarak sorunlar çözülmez. Bana göre bu sorunu şimdiye kadar çözememek, yalnızca mali bir kayıp değil; aynı zamanda turizm sektörünü temsil eden en büyük birlik olarak mevcut TÜRSAB yönetiminin ayıbıdır. Biz bu ayıbı düzelteceğiz. Üyelerimizin paralarını buhar eden mevcut yönetimi değiştirdikten sonra, ilk yapacağımız işlerden biri bu projeyi ayağa kaldırmak olacak. Bizler turizmciyiz, sektörün içindeyiz, biz çözemezsek kim çözecek?” ‘Dünya standartlarındaki KOMER’i hayata geçirerek kuşadası’nı kongre turizmine açacağız’ Nezih Hacıalioğlu KOMER’in en hızlı şekilde hayata geçireceklerini, Kuşadası ve İzmir’in kongre turizmine ciddi katkıda bulunacaklarını hatta Ege’de turizmin kaderini değiştireceğini söyledi. Hacıalioğlu sözlerine şöyle devam etti. “Kuşadası, Türkiye turizminin ilk filizlendiği noktalardan biri olarak, bugün bu güçlü altyapıya yeniden ruh katacak bir fırsatla karşı karşıyadır. Kuşadası Kongre Merkezi, yalnızca bir yapı değil; kış aylarında da bölgedeki tesisleri canlandıracak, destinasyonun dört mevsime yayılmasını sağlayacak bir ekonomik ve kültürel dinamizm potansiyelidir. Fiziki kapasitesi, çok amaçlı salonları ve stratejik konumuyla bu merkez; yalnızca Kuşadası’nı değil, Efes’ten Selçuk’a, Meryem Ana’dan Şirince’ye kadar tüm bölgeyi kapsayan bir çekim alanı oluşturma gücüne sahiptir. Bu kapsamda merkez, yalnızca toplantıların değil, aynı zamanda kültürün, sanatın ve uluslararası iş birliklerinin de buluşma noktası olacaktır. ‘KOMER’i 6 Ay içerisinde Açacağız’ Göreve gelir gelmez Kuşadası Kongre Merkezi’nin anonim şirket yönetim kurulunun ivedilikle toplayarak bir araya getireceğiz. Kuşadası Belediyesi, İl Özel İdaresi, Kuşadası Otelcileri ve Kuşadası Ticaret Odası ile iş birliği yapacağız. Kongre merkezinin satış pazarlama ekipleri ivedilikle çalışmaya başlayacak; altı ay içerisinde de merkez tüm üniteleriyle işler hale gelecektir. Bizler inanıyoruz ki, Kuşadası Kongre Merkezi, sadece Kuşadası’nın değil, Ege turizminin kaderini değiştirecek bir projedir. Ve her zaman söylediğimiz gibi; biz burada, sorunun değil, çözümün ta kendisi olacağız. Her konuda olduğu gibi, Kuşadası Kongre Merkezi’nde de…”

“Öncü TÜRSAB Büyük Türkiye" Haber

“Öncü TÜRSAB Büyük Türkiye"

Türkiye’nin turizm sektöründeki seyahat acentalarını temsil eden TÜRSAB’ta, Kasım ayında gerçekleşecek 26. Genel Kurul öncesi hareketlilik başladı. Turizm sektörünün, özellikle TÜRSAB camiasının çok yakından tanıdığı M. Nezih Hacıalioğlu, 23 Eylül Salı günü İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında TÜRSAB Başkan Adaylığını geniş kapsamlı bir açıklamayla kamuoyuna duyurdu. "1997’de başlayan sektör yolculuğum, bugün bir değişim için yola çıkıyor" Basın mensuplarıyla bir araya gelen M. Nezih Hacıalioğlu, sektördeki deneyimini şu sözlerle ifade etti: "Balıkesir Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksek Okulu’nda 1997 yılında başladığım eğitim hayatımdan bu güne kadar sektörün farklı alanlarında aktif olarak yer aldım. 1999 yılında transferman olarak Marmaris’de başlayan seyahat acentacılığı deneyimim; 2005 yılında ortağımla kurduğumuz TÜRSAB üyesi seyahat acentamızda halen başta sejour operasyonu ve kültür turları olmak üzere seyahat acentacılığının farklı konularında halen faaliyet gösteriyor. TÜRSAB’da 23.Dönem Yönetim Kurulu Üyesi olarak ülkemizin dört bir yanında TÜRSAB’ın teşkilat yapısının omurgasını oluşturan Bölge Temsil Kurullarından gurur duyarak görev yaptım." “TÜRSAB bir aile şirketi değildir” Hacıalioğlu, başkanlık vizyonunu, eleştirilerini ve çözüm önerilerini basın mensuplarıyla paylaşırken, TÜRSAB’ın mevcut yönetim anlayışının sektörden ve üyelerden koptuğunu, acentaların ve üyelerin artık bu yapıya güvenmediğini ifade etti. M. Nezih Hacıalioğlu “TÜRSAB bir aile şirketi değildir. Bugün, Firuz Bağlıkaya’nın mevcut yönetim anlayışı, TÜRSAB’ın temel misyonundan oldukça uzaklaşmış, Birlik; üyesine destek sağlayan, yol gösteren, onların gücünü artıran bir kurum olmaktan çıkmış, aksine kendi çıkarlarını sürdürmeyi birincil hedef haline getiren, üyelerden kopuk bir yapıya evrilmiştir" sözleriyle mevcut durumu sert bir dille eleştirdi. “TÜRSAB üyesine yabancılaştı, çözümden uzaklaştı” Hacıalioğlu adaylık açıklamasında TÜRSAB’ın mevcut yönetimini şu sözleriyle eleştirdi: "Her yıl kurulan bine yakın acentanın kayıt ücretleri, üyelerin ödediği yıllık aidatlar, TÜRSAB plakasına ödenen fahiş rakamlar üyelerin menfaatine kullanılmak yerine Burdur’da balon uçurmak, Galataport’a tramvay durağı yapmak gibi üye için hiçbir şey ifade etmeyen, sürdürülemeyen, üyelerin parasını israf eden anlamsız projelere harcanmaktadır. Aynı kişilerin katıldığı adı ‘info turu’ olan etkinliklere, Turizm Bakanlığının katıldığı fuarlarda Bakanlıkla bir yarış içinde olduğu belli olan standlara, ‘danışmanlık’ adı altında yapılan ödemelere harcanmıştır." "TÜRSAB’ üyelerin zamanını çalan, işlevsiz bir yapıya dönüştü" TÜRSAB’ın artık işlevsiz bir yapıya dönüştüğünü ifade eden M. Nezih Hacıalioğlu: "15.000 değerli TÜRSAB üyesi meslektaşımız tecrübelerini hiçbir menfaat beklemeden TÜRSAB’a sunmak için beklemekten bıktı. Beceriksiz yönetim anlayışı, sorun çözmekten uzak, yetersiz, sürekli aynı sözleri tekrarlayan bir duruma geldi. Bağlıkaya ve ekibinin yönetim anlayışından memnun olan kimsenin olmadığını hepimiz biliyoruz. Bugün TÜRSAB, koltuk hırsıyla, kişisel menfaatler ve ilişkiler üzerine kurulmuş sağlıksız bir yönetim anlayışıyla üyelerinin sorunlarını anında çözen, projeler üreten, geleceğe ışık tutan bir yapıdan uzaklaşarak adeta bir dernek lokali gibi üyelerimizin zamanını çalan bir havaya büründü. İşte bu yüzden yola çıkma kararı aldık" dedi. Hacıalioğlu, konu yıllarını adamış binlerce emekçi üyemizin geçim derdi, geleceği olunca, hiç bir isim TÜRSAB’ın herhangi bir üyesinden daha büyük olmaz, onun tekeline bırakılamaz diyerek sözlerine devam etti. "Türkiye turizm endüstrisinin temel taşı TÜRSAB, kimsenin tekeline bırakılamaz." Dünya çapında 1,5 milyara yakın uluslararası seyahatin gerçekleştiği, küresel ölçekte yaklaşık 10 trilyon dolarlık ekonomik hacim yaratan turizm sektöründe ülke olarak dünyada ilk 5 destinasyon arasında yer aldığımızı ifade eden TÜRSAB başkan adayı Hacıalioğlu, sözlerine şöyle devam etti. "Hepinizin bildiği gibi bugün 15.000’e yakın üyesiyle, Türkiye’nin turizm endüstrisinde kritik bir rol üstlenen TÜRSAB, sektörün gelişimi, düzenlenmesi ve uluslararası temsili açısından merkezi bir kurum konumundadır. Bugün geldiğimiz noktada bu kadar stratejik önem taşıyan kurumumuzu mevcut yönetim gibi gelişmelere seyirci kalan yapıdan kurtarmak durumundayız. TÜRSAB yönetimi kendisine verilen kredisini çoktan bitirmiş, verilen son şansı da heba etmiştir. Üye artık beklemekten de zaman kaybından da bıkmıştır. Bundan sonra kaybedilecek 1 dakikamız verilecek 1 kuruşluk kredimiz yoktur. TÜRSAB kimsenin tekeline bırakılamayacak kadar yüksek öneme sahip bir kurumdur." TÜRSAB’ta 26. Dönem seçimleri, Kasım ayında İstanbul’da gerçekleştirilecek M. Nezih Hacıalioğlu, bu seçimlerde önümüzdeki üç yıl boyunca birliği yönetecek olan yeni yönetim belirleneceğini, turizm sektörünün geleceği adına stratejik kararlar alacağını söyleyerek bu seçimin önemini vurguladı. TÜRSAB Başkan Adayı Hacıalioğlu: "Kurumumuzun önemli kronikleşmiş temel sorunları var, bunları nasıl çözeceğimizi çok iyi biliyoruz. Üyelerimiz, saha ne istiyor iyi biliyoruz. Üye icraat istemektedir. Üye verdiği aidatın hakkını, sahip çıktığı kurumun projeler üretmesini, önünü açmasını beklemektedir" dedi. "Tüm kronik sorunlara net çözümlerimiz var" TÜRSAB Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu, yaklaşan genel kurul öncesinde kapsamlı çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaştı. Mevcut yönetimi eleştiren Hacıalioğlu, “Üyeyi müşterisi gibi gören değil, bu yapının gerçek sahibi olarak kabul eden bir TÜRSAB vizyonu için adayız” diyerek, göreve gelmeleri halinde ilk etapta hayata geçirecekleri projeleri sıraladı. Yeni Yasa, Şeffaf Süreçle Hazırlanacak TÜRSAB yasasının yenilenmesinin şart olduğunu vurgulayan Hacıalioğlu, yeni düzenlemelerin üyelerin talepleri dikkate alınarak, birlikte yapılacağını belirtti. Aidatlar 30 Günde Tarih Olacak Üyelerden gelen en yoğun şikâyetlerden biri olan yüksek aidatlar konusunda net konuşan Hacıalioğlu, “Aidat sorununu ilk 30 gün içinde çözeceğiz. Bu konuda hukuki ve idari altyapımız hazır” ifadelerini kullandı. Fahiş Plaka ve Pul Ücretleri Kaldırılacak Tur ve transfer araçlarında kullanımı zorunlu olan TÜRSAB plakası ve pullarına ödenen yüksek bedellerin kaldırılacağını belirten Hacıalioğlu, “Plakalar ve pullar artık maliyetine verilecek. TÜRSAB, üyesinin cebine elini uzatan bir kurum olmaktan çıkacak. Üye TÜRSAB’ın müşterisi değil, gerçek sahibidir” dedi. Her Üyeye 20.000 TL Destek 2019 yılında alınan ancak bugüne kadar uygulanmayan Genel Kurul ulaşım ve konaklama desteği kararını hayata geçireceklerini söyleyen Hacıalioğlu, şunları ifade etti: “Mazbatayı aldıktan sonra ilk yönetim kurulu toplantımızda bu kararı uygulamaya koyacağız. İstanbul dışından oy kullanmak için gelen her üyemizin hesabına 20.000 TL yatırılacak.” Bölge Temsil Kurulları Özgürleşecek BTK’ların üzerindeki baskıların kaldırılacağını ve yeniden aktif hale getirileceğini açıklayan Hacıalioğlu, “Farklı görüşlere sahip olduğu için baskı gören, kapatılan ya da mobbing uygulanan hiçbir BTK kalmayacak. BTK’lar, üyelerle genel merkez arasında güçlü bir bağ kuracak. Hiçbir başkan düşüncesinden ötürü görevden alınmayacak” dedi. İhtisas Başkanlıklarına Bütçe ve Yol Haritası Mesleki alanlardaki uzmanlaşmanın önemine değinen Hacıalioğlu, “Tüm ihtisas başkanlıklarının bütçesi, planı ve çözüm takvimi olacak. İlgili projelerin önü yasal düzenlemelerle açılacak. Bu başkanlıklar, dünya ile rekabet edecek nitelikte çalışacak” dedi. Tanıtım, Pazarlama ve Dijital Dönüşüm Hamlesi Yeni dönemde dijitalleşme ve tanıtım faaliyetlerine ağırlık verileceğini belirten Hacıalioğlu, şu açıklamalarda bulundu: “Dijital dünyaya, yeni trendlere ve genç kuşaklara uyum sağlamak için tüm üyelerimize eğitim ve altyapı desteği vereceğiz. Yeni pazarlar yaratacağız, fuar katılımlarını destekleyeceğiz. Türkiye’yi sadece beş şehirden ibaret göstermeyeceğiz; 81 ilin turizm potansiyelini ortaya çıkaracak projeler geliştireceğiz.” Ayrıca her yıl TGA’ya 20 büyük proje sunacaklarını belirten Hacıalioğlu, iç turizmi ülke geneline yaymak için de özel çalışmalar yürütüleceğini vurguladı. “TÜRSAB’ı Tek Adamın Değil, Üyenin Birliği Haline Getireceğiz” TÜRSAB Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu: "Bu kurumu yeniden güçlü, üretken ve saygın hale getirmek için geliyoruz. Önümüzdeki süreçte başta üyelerimizin hak ve hukuklarını koruma odaklı projelerimizi olmak üzere; seyahat acentacılığı mesleğinin farklı branşları ile ilgili projelerimizi, ülke ve bölge turizmini geliştirme ile ilgili projelerimizi ve TÜRSAB’ın itibarını ve gücünü gerek ülke içinde gerekse uluslararası arenada arttırmaya yönelik projelerimizi de detaylarıyla açıklayacağım. Çıkış mottomuz, ‘ÖNCÜ TÜRSAB, BÜYÜK TÜRKİYE’dir. Ülkemizin petrolü turizmdir. TÜRSAB’da turizmin lokomotifi olarak Büyük Türkiyemizin öncüsü, vazgeçilmez parçasıdır. TÜRSAB üyeleri turizm ve seyahat faaliyetinin tüm halkaları ile doğrudan iç içedir, bu aktörlerin bir araya gelmesini sağlayan, koordinasyonu kuran ve ticarî ilişkilere aracılık eden merkezi kuruluştur. İlgili tüm kurum ve kuruluşlarla uyum içinde üyelerimizin hakları ve geleceği için çalışacağız. Bu vesile ile Kasım ayında gerçekleşecek olan 26.TÜRSAB Genel Kurulu’nda yapılacak olan seçimlerde; TÜRSAB’ın kronikleşmiş sorunlarını çözmek, yeni bir vizyon çizerek üyelerin TÜRSAB üyesi olmaktan gurur duyduğu, çağdaş bir birlik haline getirmek için huzurlarınızda TÜRSAB Başkanlığına adaylığımı üyelerimize ve kamuoyuna en içten saygılarımla açıklıyorum." dedi.

ATM Dubai Turizm fuarı açıldı Haber

ATM Dubai Turizm fuarı açıldı

Orta Doğu’nun en büyük turizm fuarı olan ATM, bu yıl 2.800’den fazla katılımcı ve 166 ülkeden 55.000’den fazla ziyaretçiyi ağırlayarak rekor kırıyor .  Fuarın Teması: “Küresel Seyahat: Gelişmiş Bağlantılarla Yarınların Turizmini Geliştirmek” Bu yılın teması, “Küresel Seyahat: Gelişmiş Bağlantılarla Yarınların Turizmini Geliştirmek” olarak belirlendi. Fuar, sürdürülebilir turizm, lüks seyahat, yapay zeka destekli rezervasyon sistemleri ve akıllı turizm çözümleri gibi konulara odaklanıyor .  Teknoloji ve Yenilikçilik ATM Travel Tech bölümü, bu yıl %26’dan fazla büyüme göstererek sektördeki teknolojik entegrasyonun arttığını gösteriyor. Yeni kurulan Start-Up ve İnovasyon Alanı’nda 21 öncü şirket, seyahatin geleceğini şekillendiren çözümlerini sergiliyor .  Lüks Turizm Vurgusu ATM 2025, lüks seyahat pazarındaki büyümeye odaklanarak, dünyanın önde gelen otel markalarını, sektör liderlerini ve yenilikçi destinasyonları bir araya getiriyor. Etkinlik, üst düzey seyahatin evrimini mercek altına alıyor .  Türkiye’den Katılım • TÜRSAB: Türkiye Seyahat Acentaları Birliği, Hol 6’da EU6455 numaralı stantta yer alıyor. Üyeler, bu alanı toplantı ve iş görüşmeleri için ücretsiz kullanabiliyor . ATM 2025, turizm profesyonelleri için iş birliği fırsatları sunan, sektördeki en son trendleri ve yenilikleri keşfetme imkanı sağlayan önemli bir platformdur. Özellikle lüks turizm, sürdürülebilir seyahat ve dijital dönüşüm konularında bilgi edinmek isteyenler için kaçırılmaması gereken bir etkinliktir.

Burkon Turizm ve kongre 25 yaşında Haber

Burkon Turizm ve kongre 25 yaşında

Burkon Turizm ve Kongre Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Genel Başkan Yardımcısı Hasan Eker, örnek alınan, yasalara uyan ve müşteriler tarafından güven duyulan, kurumsal bir firma olmak vizyonuyla 25 yıl önce başladıkları yolculukta çeyrek asra ulaşmanın mutluluğu içinde olduklarını söyledi. Burkon Turizm ve Kongre’nin 25. Yılı nedeniyle düzenlenen programa TÜRSAB Genel Başkanı Firuz Bağlıkaya, Genel Başkan Yardımcısı Davut Günaydın, Yönetim Kurulu Üyesi Talip Aldemir ile Güney Marmara Bölge Temsil Kurulu Başkanı Murat Saraçoğlu katıldı. Programın açılışında konuşan Hasan Eker, TÜRSAB A Grubu Seyahat Acentesi ve IATA ile Amadeus üyesi bir kurum olarak Türkiye’deki kongre turizmi sektöründe faaliyet gösterirken, gerek turizm sektörüne yönelik çalışmalarda gerekse kongre organizasyonlarda her zaman ihtiyaç ve beklentileri ön plana alan bir yaklaşımla hareket ettiklerini ifade etti. “Çalışılabilecek en iyi şirket seçilmekten mutluyuz” Burkon Turizm ve Kongre Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Eker, “Güvenliği ve saygınlığı, sektörel varoluşun temel bir ilkesi olarak görerek yaşama değer katmak, değişime açık olmak, alanında en iyi olmaya dair inanç ve beklentileri sürekli yükseltmek ve proaktif bir çalışma anlayışı ile sürekli ilerlemek yaklaşımıyla daha nice 25 yıllar diyoruz” şeklinde konuştu. Burkon Turizm ve Kongre olarak, kurum çalışanları ile yapılan bağımsız araştırma sonucunda, çalışılabilecek çok iyi şirket ‘Great Place To Work’ sertifikasını almaya hak kazandıklarını da sözlerine ekleyen Hasan Eker, 2023 yılını başarıyla tamamladıklarını, eski kongrelere yenilerini eklemek suretiyle 2023’te 35 kongre organizasyonu gerçekleştirdiklerini, uluslararası kongreler düzenlediklerini ve sezon başında belirledikleri hedeflerinin yaklaşık yüzde 10 üzerine çıktıklarını, öz kaynaklarla büyümeye devam edeceklerini söyledi. “Topluma ve kamu yararına çalışıyoruz” Burkon Turizm ve Kongre Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Eker sözlerini şöyle tamamladı: “Burkon talimatlar, prosedürler ve görev tanımları ile yürütülüyor. Yapılan her şey kayıt altındadır. Yapılması gereken herhangi bir standart iş, standartlar da kayıtlara giriyor. Bir sorun olduğunda çözümü ve önlemleri görev tanımlarına ekleniyor. Dolayısı ile geçmiş bilgi birikimini sürekli olarak geleceğe taşıyoruz. Etik kurallara uymayı, sevgiyi, saygıyı, dürüstlüğü ve müşteri memnuniyetini sürekli ekibimize aşılıyoruz. Burkon’da 25 yıllık kurum kültürü, görev tanımları ve standartlar ile oluştu. Amacımız Burkon’un bu bilgi birikiminin 100 yıllar boyunca devam etmesi, hissedarlar değişse bile kurumun ayakta kalması temel hedefimizdir. Çünkü Burkon, bilime, ekonomiye, topluma ve kamu yararına çalışan bir firmadır.” “hasan Eker’e sektörümüz adına teşekkür ediyorum” Daha sonra konuşan TÜRSAB Genel Başkanı Firuz Bağlıkaya, BURKON Turizm ve Kongre’nin 25. yılını kutladığını belirtirken, “Hasan Eker ile dostluğumuz uzun yıllara dayanıyor. BURKON piyasada takdir edilen beğenilen, sevilen bir firma durumunda. Sektörümüz adına teşekkür ediyorum” dedi. Turizm sektörüne ilişkin değerlendirmelerde de bulunan TÜRSAB Genel Başkanı Firuz Bağlıkaya, “Turizmde rekorlar kırıyoruz ve Türkiye bundan sonra da rekorlar kırmaya devam edecek. Çünkü Türkiye’yi merkeze alıp 4-4,5 saatlik uçuş mesafesinde Özbekistan'dan, Kazakistan'dan tutun da Arap dünyasına kadar giden bir coğrafyaya hakimiz. Avrupa’daki rakiplerimizin böyle bir imkanı yok. Yılda 100 milyon turist hedefi doğru bir hedef, çünkü yatak kapasitemiz buna müsait. Gayet iyi gidiyoruz ama yapacak çok işimiz var” şeklinde konuştu. Toplantının devamında Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Genel Başkanı Firuz Bağlıkaya ile Burkon Turizm ve Kongre Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜRSAB Genel Başkan Yardımcısı Hasan Eker katılımcıların sorularını cevaplandırdılar.

TÜRSAB ın sağlık turizminden beklentisi yüksek Haber

TÜRSAB ın sağlık turizminden beklentisi yüksek

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, "2023 yılında yaklaşık yüzde 30 artışla 1,8 milyonun üzerinde sağlık turisti almayı bekliyoruz. Keza sağlık turizmi gelirinde de artış yaşanmasını öngörüyoruz." dedi. Bağlıkaya, yaptığı açıklamada, TÜİK verilerine göre, yurt dışında yaşayan vatandaşlarla birlikte Türkiye'ye sağlık ve tıbbi nedenlerle gelen ziyaretçi sayısının geçen yıl 1,4 milyonu aştığını hatırlattı. Bu yıl yukarı yönlü ivmenin devam ettiğini aktaran Bağlıkaya, "Ocak-Mart 2023'te ülkemize sağlık ve tıbbi nedenlerle gelen ziyaretçi sayısı 2022'nin aynı dönemine göre yüzde 37,5 artarak 474 bin 114'e yükseldi. Sağlık turizmindeki yükselişin önümüzdeki dönemde de devam etmesini bekliyoruz." dedi. Türkiye'nin sağlık turizmi alanında dünyanın en önemli destinasyonlarından biri olduğunu vurgulayan Bağlıkaya, şunları kaydetti: "Sağlık turizmi kapsamında gelen uluslararası hastaların en çok tercih ettiği klinik branşları; kadın hastalıkları, iç hastalıkları, göz hastalıkları, tıbbi biyokimya, genel cerrahi, diş hekimliği, ortopedi ve travmatoloji, enfeksiyon hastalıkları ve kulak-burun-boğaz oluşturuyor. Bunların dışında saç ekimi, estetik ve güzellik uygulamaları da yoğun şekilde ilgi görüyor. Sağlık turizmi alanında yetkili aracı kuruluş olarak çalışan seyahat acentelerimizden aldığımız bilgiye göre, ülkemizi sağlık amacıyla ziyaret eden misafirlerin önemli bir kısmının saç ekimi için geldiğini ifade edebiliriz. Destinasyon anlamında saç ekimi konusunda en önemli merkez ise İstanbul. Artan talep nedeniyle saç ekimi kapsamında Antalya ve İzmir de çok sayıda sağlık turisti almaya başladı. Bu son derece sevindirici bir gelişme. Bu yıl saç ekimi için gelenlerin 2022'ye göre yüzde 20 civarında artmasını bekliyoruz." "Sağlık Turizminden elde edilen gelir ilk çeyrekte yüzde 10,7 artarak 453 milyon 714 dolar oldu" Firuz Bağlıkaya, Türkiye'nin sağlık turizmi alanında çift haneli rakamlarla büyüdüğünü belirterek, "2023 yılında yaklaşık yüzde 30 artışla 1,8 milyonun üzerinde sağlık turisti almayı bekliyoruz. Keza sağlık turizmi gelirinde de artış yaşanmasını öngörüyoruz. Rakamlar da bu yükseliş beklentimizi doğrular nitelikte. Bu yılın ilk çeyreğinde sağlık turizminden elde edilen gelir, 2022'nin aynı dönemine göre yüzde 10,7 artarak 453 milyon 714 dolar oldu. Dolayısıyla sağlık turizminden elde edilen gelirde artış trendinin devam edeceğini ifade edebiliriz." diye konuştu. Seyahat acentelerinin yurt dışında gerçekleştirdikleri tanıtım çalışmalarının sağlık turizmi alanını hareketlendirdiğini ifade eden Bağlıkaya, sağlık turizminin gelişmesinde Sağlık Bakanlığının da rolünün büyük olduğunu söyledi. Sağlık Bakanlığı öncülüğünde kurulan USHAŞ'ın, Türkiye'yi dünyanın önde gelen katma değerli hizmet ihracatçılarından biri haline getirmek için 2019 yılından beri yoğun faaliyet gösterdiğini aktaran Bağlıkaya, şöyle devam etti: "Bakanlık, son olarak sağlık turizmi alanında ülkemizin tanıtılması ve ülkemize gelen turistlere daha nitelikli hizmet verilmesi amacıyla HealthTürkiye çatı markasını hayata geçirdi. Bu alanda çalışan tüm bileşenleri kapsayan HealthTürkiye, web portalı, 6 dilde ve 7/24 hizmet veren Uluslararası Sağlık Hizmetleri Çağrı Merkezi, hasta memnuniyet anketleri, USHAŞ Akademi, yurt dışı tanıtım ve temsil organizasyonlarını içeriyor. Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı doğrultusunda kurulan çatı marka, sağlık turizmi pazarından ülkemizin hak ettiği payı alması için çalışmalar gerçekleştiriyor." "Ülkemiz, yapılacak tanıtım ve pazarlama çalışmalarıyla sağlık turizminde yükselişini sürdürebilir" TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya, sağlık turizmi alanında potansiyeli son derece yüksek olan Türkiye'nin, yapılacak tanıtım ve pazarlama çalışmalarıyla bu alandaki yükselişini sürdürebileceğini ifade ederek, "Elbette bu noktada çok önemli görev üstlenen seyahat acentelerinin desteklenmesi de büyük önem taşıyor. Aynı zamanda Ticaret Bakanlığımızın da bu konudaki destekleri çok önemli. Ticaret Bakanlığımız da sağlık turizminin gelişmesi için acentelerimiz ve sağlık kurumlarımız için ciddi anlamda teşvik çalışmaları yürütüyor, https://healinturkiye.gov.tr portalı, acentelerimizin ve sağlık kuruluşlarımızın tanıtımlarında önemli bir rol üstleniyor." şeklinde konuştu. Son derece hassas bir alan olan sağlık turizminde profesyonelliğin çok önemli olduğunu vurgulayan Bağlıkaya, şunları kaydetti: "Alanında uzman olan kişi ve kuruluşların bu işi yapması gerekiyor. O nedenle sağlık turizmi alanında sadece Sağlık Bakanlığınca yetkilendirilmiş ve hangi branşta yetkilendirilmişse o branşta hizmet veren kliniklerin faaliyet göstermesi gerekiyor. Merdiven altı kliniklere karşı sıkı bir denetim önemli. Çünkü bu alanda yapılacak en küçük hata, insan hayatını tehdit ettiği gibi ülke imajını da olumsuz etkileyebilir. Dolayısıyla bu konuda son derece hassas olmamız gerekiyor."

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.