SON DAKİKA
Hava Durumu

#Bakır

Ekometre - Bakır haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bakır haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bakırda 10 yıl içinde yüzde 30 arz açığı oluşabilir Haber

Bakırda 10 yıl içinde yüzde 30 arz açığı oluşabilir

Kritik minerallerde birkaç ülkede yoğunlaşan tedarik ve artan ihracat kısıtlamalarının önemli arz kesintisi riskleri oluşturduğu ve özellikle bakırda herhangi bir önlem alınmaması halinde 2035'e kadar yüzde 30'luk arz açığı görülebileceği bildirildi. Raporda, enerji sektöründe kullanılan galyum, grafit, manganez, nadir toprak elementleri, silikon, molibden, kobalt, tellurium, antimon, germanyum, indiyum, lityum, titanyum, vanadyum, tantalyum, tungsten, bakır, nikel, krom ve zirkonyum olmak üzere 20 kritik minerale ilişkin analiz yer aldı. Rapora göre, kritik minerallerde özellikle işleme ve rafinaj süreçleri birkaç ülkede yoğunlaşmış durumda. Bakır, lityum, nikel, kobalt, grafit ve nadir toprak elementlerinde üç büyük üreticinin ortalama pazar payı, 2020'deki yüzde 82 seviyesinden 2024'te yüzde 86'ye yükseldi. Bu büyüme nikelde Endonezya, diğer tüm minerallerde ise Çin'den geldi. Politika yapıcılar kritik mineral arzındaki söz konusu yoğunlaşmanın farkına varmış olsa da IEA'nın projelere yönelik detaylı analizleri, kritik minerallerin tedarik zincirlerinde çeşitlendirmeye yönelik ilerlemenin yavaş olacağını gösteriyor. Raporda analiz edilen enerjiyle ilgili 20 kritik mineralin 19'unda Çin, en büyük rafinaj kapasitesine sahip ülke konumunda ve ortalama yüzde 70'lik pazar payına sahip. Bu minerallerin 15'inde fiyatlar, petrolden daha fazla oynaklık gösteriyor. Bu minerallerden sadece nikelde, Endonezya'nın pazar payı yaklaşık yüzde 50 ile Çin'e göre daha yüksek seviyede bulunuyor. Enerjiyle ilgilistratejik minerallerin yüzde 55'i ihracat kontrolüne tabi Mevcut politikalar ve yatırım eğilimleri dikkate alındığında, gelecek 10 yılda ilk üç tedarikçinin pazar payının sınırlı şekilde düşeceği ve pazardaki yoğunlaşmanın ancak 2020'deki seviyesine döneceği öngörülüyor. Kritik minerallere yönelik talep, son yıllarda temiz enerji dönüşümünün hızlanmasıyla giderek büyüyor. Lityum talebi 2024'te yıllık bazda yüzde 30 arttı. Çin, Endonezya ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti gibi ülkelerdeki büyük üretim artışları, özellikle batarya fiyatlarının düşmesini sağladı. Tedarikteki artışa rağmen, gelecek 10 yıla yönelik arz-talep dengeleri bazı riskler barındırıyor. Kritik minerallerde yatırım ivmesi zayıflarken, bu alandaki harcamalar geçen yıl sadece yüzde 5 arttı. Bu oran 2023'te yıllık bazda yüzde 14'tü. Kritik mineral keşfine ilişkin faaliyetler de geçen yıl duraklama eğilimine girdi ve 2020'den beri süren büyüme kesintiye uğradı. Rapora göre, özellikle bakır piyasaları büyük risklerle karşı karşıya kalabilir. Ülkelerin elektrik şebekelerini genişletme adımlarıyla artan bakır talebi karşısında, herhangi bir önlem alınmaması halinde, mevcut bakır madeni proje stoku 2035'e kadar yüzde 30'luk arz açığına işaret ediyor. Artan ihracat kısıtlamaları da kritik minerallerde tedarik güvenliğini tehdit edebilir. Enerji dönüşümünde kullanılan stratejik minerallerin yüzde 55'i şu anda bir tür ihracat kontrolüne tabi ve bu kısıtlamaların kapsamı yalnızca ham ve rafine ürünlerle sınırlı değil, işleme teknolojilerini de içerecek şekilde genişliyor. IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ilişkin değerlendirmesinde, yüksek jeopolitik gerilimlerin yaşandığı bir dünyada kritik minerallerin küresel enerji ve ekonomi güvenliğini korumada "ön cephede yer alan" bir gündeme dönüştüğünü belirterek, "Bu konu, 21. yüzyılda enerjinin güvenliği, erişilebilirliği ve sürdürülebilirliğini sağlamak için hayati önem taşıyor. İyi tedarik edilen bir piyasada bile, aşırı hava olayları, teknik arızalar ya da ticaret engelleri gibi nedenlerle kritik mineral tedarik zincirleri ciddi şekilde sarsılabilir. Böyle bir arz şokunun etkisi büyük olur, tüketiciler için fiyatların artmasına ve sanayide rekabetçiliğin zayıflamasına yol açabilir." ifadelerini kullandı.

Bakır, 10 bin dolara yaklaştı Haber

Bakır, 10 bin dolara yaklaştı

Emtia piyasasında geçen hafta sert dalgalanmalar görüldü. ABD'de açıklanmaya devam eden makroekonomik veriler, ABD Merkez Bankasının (Fed) politika faizini öngörülenden daha uzun süre yüksek seviyede tutabileceğine yönelik öngörüleri öne çıkarırken, Ortadoğu'daki gerilim özellikle emtia fiyatları üzerindeki olası belirsizlikleri beslemeye devam ediyor. Dünya genelinde halihazırda enflasyonla mücadelede önemli bir mesafe katedilmesi gerekirken, Ortadoğu'daki tansiyonun emtia fiyatlarındaki oynaklığı artırarak enflasyonist baskıyı desteklemesinden korkuluyor. Bununla birlikte, İsrail ile İran arasındaki tansiyonun daha da yükselmesinin, merkez bankalarının atacağı adımları etkileyebileceği endişeleri de fiyatlamaları zorlaştıran bir başka unsur olarak görülüyor. Değerli metallerde karışık seyir izlendi  Geçen hafta ons bazında altın yüzde 2, gümüş yüzde 2.9 değer kazanırken, platin yüzde 4.3, paladyum yüzde 2 değer kaybetti. Altının ons fiyatı, artan jeopolitik risklerin yanı sıra merkez bankaları ve Çinli tüketicilerden gelen talep üzerine yükseldi. Analistler, hem ABD'de açıklanan veriler hem de Powell'ın şahin sözle yönlendirmelerinin ardından yatırımcıların temkinli davrandığını belirterek, Orta Doğu'da yüksek seyreden gerilimin ise altının ons fiyatını desteklediğini bildirdi. Küresel çapta madenlerde gümüş üretiminin yavaşlaması ve endüstriyel alanda talebin artmasıyla gümüş fiyatları yükseldi. Tezgah üstü piyasada geçen hafta fiyatlar libre bazında bakırda yüzde 4.6, alüminyumda yüzde 6.9, kurşunda yüzde 1.9, nikelde yüzde 9.4, çinkoda da yüzde 1 artış kaydetti. Bakırın libresi, 4.51 dolarla 2 yılın en yüksek seviyesini gördü. Bakır, küresel ekonomide toparlanmanın temel metallere olan talebi artıracağı yönündeki beklentilerin etkisiyle ton başına 10 bin dolara yaklaştı. Metaller son haftalarda geniş çaplı kazançlar elde etti ve bakır fişatı bu sabah iki yılın en yüksek seviyesine çıktı. ABD'den Çin'e imalat faaliyetlerindeki iyileşme işaretleri metalleri destekledi ve inatçı enflasyon emtia üzerindeki bahislerin yenilenmesini sağlıyor. Yatırımcılar, Fed Başkanı Powell'ın geçen hafta bankanın enflasyonun kontrol altında olduğundan emin olmasının "beklenenden daha uzun" süre alacağının sinyalini vermesiyle, Federal Rezerv'in faiz oranlarını düşürme yolundaki belirgin bir değişimle mücadele ediyor. Bakır dün erken saatlerde yüzde 1 yükselerek ton başına 9 bin 970 dolara ulaştı ve Şanghay'da sabah 9 bin 950 dolardan şlem gördü. Diğer metaller karışık seyrederken, alüminyum ve çinko hafif düşüş gösterdi. ABD ve İngiltere’nin Rus metallerine yaptırım açıklamasının etkileri sürerken, ABD Başkanı Joe Biden'ın, Çin'e yönelik açıklamaları baz metal fiyatlarındaki artışların hızlanmasına neden oldu. Biden, Çin çeliği ve alüminyumuna yönelik gümrük vergilerinin üç katına çıkarılması çağrısında bulundu. Dünya genelinde ekonomik aktivitenin güçlü kalmaya devam edeceğine yönelik beklentiler bakır fiyatlarını destekledi. Yeşil enerjiye geçişin artması da bakır fiyatlarının artmasına neden oldu. Petrol fiyatları yüzde 1'den fazla geriledi İsrail ile İran arasındaki gerilimin tırmanmayacağı yönünde gelen mesajlar petrol fiyatlarını %1'den fazla geriletti. ICE'de Brent vadeli kontratları 1.33 dolar ya da %1.56 düşerek 85.93 dolara geriledi. NYMEX'de Mayıs ayı vadeli ABD Batı Teksas petrolü %1.36 düşüşle varil başına 82.01 dolar. IG'de piyasa stratejisti olan Yeap Jun Rong, "Brent ham petrol fiyatları, İsrail ve İran arasındaki jeopolitik gerginliklerin İran'ın yumuşatılmış tepkisi ile sona erebileceği yönündeki geniş beklentilerle ilk yükselişini koruyamadı. Bununla birlikte, piyasalar potansiyel arz kesintilerine bağlı jeopolitik risk primini gevşetmeye devam ediyor ki bu da şu anda daha olası görünüyor" dedi. Yeap, artan ABD ham petrol stoklarının satış baskısını artırdığını söyledi Enerji grubunda düşüşler görüldü -Enerji grubuna bakıldığında ise Brent petrolün varil fiyatı yüzde 3,4, New York Ticaret Borsasında işlem gören doğal gazın İngiliz Termal Birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı yüzde 0,6 azalış kaydetti. -Petrol fiyatlarının düşüşünde, dünyanın en büyük petrol tüketicisi ABD'nin ticari ham petrol stoklarındaki artış öngörüsünün, ülkede talebin zayıf seyrettiği algısını güçlendirmesi etkili oldu. -Amerikan Petrol Enstitüsünün (API), ABD'nin ticari ham petrol stokları için artış öngörüsü 3 milyon 34 bin varilden 4 milyon 90 bin varile çıktı. ABD'de, bahar sıcaklıklarının ortalamanın üzerinde olacağına yönelik öngörüler de doğal gaz fiyatları üzerinde baskı oluşturdu. -Chicago Ticaret Borsasında geçen hafta kilo başına fiyatlar buğdayda yüzde 0,6, mısırda yüzde 1, soya fasulyesinde yüzde 1,8 azalırken, pirinçte yüzde 10,3 arttı. - Intercontinental Exchange'de libre bazında fiyatlar, pamukta yüzde 4,4, şekerde yüzde 2,8 değer kaybederken, kahvede yüzde 5,2, kakaoda yüzde 9,4 değer kazandı. -Kakaonun ton başına fiyatı 11 bin 722 dolarla tarihi zirveyi, kahvenin libresi 2,4540 dolarla Şubat 2022'den bu yana en yüksek seviyeyi test etti. -ABD'de, mısır ve soya fasulyesi ekim alanlarının artması bu ürünlerin fiyatlarının düşmesine neden oldu. Küresel çapta artan tohum, gübre, sulama ve işçilik maliyetleriyle pirinç fiyatları yükseldi. -Hindistan ve Avustralya'da pamuk rekoltelerinin artmasıyla pamuk fiyatları düştü. Kakao ve kahvede de küresel çapta arza yönelik endişeler devam ediyor.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Ekometre En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.