SON DAKİKA
Hava Durumu

Dış ticaret açığı ve Faktoring

Yazının Giriş Tarihi: 20.06.2020 17:21
Yazının Güncellenme Tarihi: 20.06.2020 17:21

Bir aile düşünün. O ailenin bir çiftliği olsun ve aile fertleri sadece kendi aralarında alış̧ veriş yapsınlar ve sadece kendi içlerinde geliştirdikleri bir ödeme sistemini (aile para birimi – APB) kullansınlar. Zaman zaman da birbirlerine borç versinler, kimilerinde daha fazla kimilerinde de daha az APB bulunsun.

 

Bu ailenin kendi içinde üretemediği bazı ürünler mutlaka olacaktır. İletişim olanaklarındaki gelişme neticesinde de bu tür ürünlere aile bireylerinin mutlaka ihtiyacı olacaktır. Bu ürünler aile içerisinde üretilemediğine göre başka birilerinden satın alınacaktır. Bu satın almalar karşılığında satıcı tarafa tabi ki APB ile ödeme yapılamayacak gerçek bir değer vermek gerekecektir.

 

Ailenin elinde genel kabul görmüş bir ödeme aracı (konvertibl para) bulunmadığından ailenin varlıklarından bir kısmı devredilerek ödeme yapmak gerekecektir.

 

Ailenin dışarıya yönelik bir üretim yapmadığı ve konvertibl para karşılığı hiçbir şey satmadığı ve tüm ihtiyaçları için dışa bağımlı hale geldiği varsayılırsa bir süre sonra ailenin varlıkları eriyecek ve aile gücünü ve kontrolünü yitirecektir.

 

Devalüasyon da böyle olur. Başlangıçta ailenin örneğin 1.000.000 APB parasına karşılık elinde 1.000 KP (konvertibl para) olduğunu varsayarsak, konvertibl para kuru 1.000.000/1.000 = 1.000 KP/APB olacaktır. Ailenin cebine giren KP cebinden çıkan KP den düşük olduğu sürece ailenin cebindeki KP sürekli azalacak, kur belirlerken yaptığımız işlemin paydası küçülecek ve kur gitgide yükselecektir. Örneğin bir süre sonra elde kalan KP 500’e düştü ise artık kur 1.000.000/500 = 2.000 APB/KP olmuştur.

 

Örneğin son 18 yılda TUİK’inTürkiye’de, TUİK verilerine göre toplam dış ticaret açığı (alınan-satılan mal bedeli) toplam 1 trilyon 54 milyar dolara ulaşmıştır. Yine TUIK verilerine göre ülke günde ortalama 100 milyon dolardan fazla açık vermeye devam etmektedir. Bu açığın devalüasyona dönüşmemesi için satılabilecek her şey satılmaya ve mümkün olduğunca borçlanılmaya veya başkalarına ait paralar ülkede tutulmaya çalışılmaktadır. 

 

Pekiyi gerçekte yapılması gereken nedir? Ailenin bir an önce çalışıp kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak ve dış dünyaya muhtaç olmaksızın katma değeri yüksek ürünler üreterek diğer ailelerin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde satışlar yapması, böylece gelirlerini artırması ve bunun karşılığında değer çıkışını engellemesi gerekmektedir.

 

Aileyi makro düzeyde devlet olarak düşünürsek bu o devletin ihracat yapmasının ne denli gerekli olduğunu gösteren bir örneğe dönüşecektir.

 

İhracat yapmak durumunda olan ülkelerde, ihracatçının yeni müşterilere ulaşarak onlara satış yapmada en büyük yardımcısı uluslararası faktoringdir. Birim ihracatçının satış hacminin artması Türkiye’nin ihracat hacminin artması demektir.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.