“Ekometre’nin 23. Yılını kutluyorum. İstikrar ve tarafsızlığı muhafaza eden bu yapısının daha da uzun yıllar sürmesini temenni ediyorum. Uzun sayılabilecek bir süredir de bu ailenin bir parçası olmaktan son derece mutluyum. Her köşe yazımı;  ilk yazımmış gibi heyecanla yazmaya devam ediyorum.  Yaz da bitti… Yeni yazlarda, yeni yazılarla Ekometre’de yıllanmak dileğiyle…”

Orta Vadeli Program (OVP) büyüme ve enflasyon hedeflerinin uyumsuzluğu ile göze çarpıyor. Büyüme hedefinde yaklaşık azalma görülürken, enflasyon hedefinde ise neredeyse yarı yarıya düşüş hedefleniyor. Sıkı para politikası uygulanacaksa, o büyüme nasıl olacak? Dış yatırım gereksinimi her zamankinden daha fazla… Ücret artışlarının da hedeflenen enflasyona göre yapılacak olmasının ilanı, tüketimi azaltmaya yönelik sıkılaştırmanın bir göstergesi… Küçülürken büyüme, büyürken küçülme gibi ilginç varyasyonlarla karşılaşabiliriz. Hedeflerin tutarsızlığı bir yana, acı reçetenin geleceği aşikâr. Ah o Kur Korumalı Mevduat ! Her şey onunla başladı.

Emekliye-kamu işçisine bir şekilde enflasyon farkı sonradan da olsa yansıtılır. Ama özel sektör çalışanları, hedeflenen enflasyon kuralından son derece olumsuz etkilenecek. Enflasyon farkını verecek/verebilecek patronlar, bu patronlar dünyasında yok.

KKM’de azalma görülüyor. Bankalara ödev verildi. TL mevduata yönlendirin, müşterilerinizi KKM’de tutmamaya çalışın dendi. KKM azalıyor ama oradan çıkan para nereye gidiyor? Kur artmıyor. Dolar dünyada değer kazanırken (bakınız Dolar Endeksi) bizde USD/TL yatay gibi… Borsa zaten başlı başına bir dipsiz kuyuya dönmek üzere… Borsa için 2024 yılına bir ünlem koyalım!

OVP, biraz fazla mı cesur? Ayakları yere basmıyor mu? KKM bir cengâverdi ve rolünü bitirdi mi? Bu soruları sorarken aklıma İKARUS’un Düşüşü geldi.

Antik Yunan’da harika bir efsanedir İKARUS’un Düşüşü… İkarus, dönemin en meşhur mucidi olan Daedalus’un oğludur. Mucit Daedalus, Girit Kralı Minos’a bir labirent yapar. Sonra bir şeyler olur, ortalık karışır, Kral; bizim mucitle oğlu İkarus’u bir kuleye hapseder. Karadan ve denizden kaçmaları imkânsızdır. Daedalus’un aklına muazzam bir fikir gelir. Kuş kanatlarını biriktirir, onları bal mumu ile birleştirir, kendine ve oğluna kanat yapar. Böylelikle kuleden uçarak kaçacaklardır. Kanatlar hazırlanır, Daedalus oğlu İkarus’a o meşhur uyarısını yapar. ‘Sakın çok fazla yukarıdan ve çok fazla aşağıdan uçma.’ Çünkü kanatlar balmumundan yapıldığı için, çok yukarıdan uçarsa güneş mumu eritir. Aşağıdan uçarsa da denizin nemi kanatları yumuşatır… Bizimkiler kanatları takıp, kuleden uçar. İkarus, bir süre sonra daha da yükselmeye heves eder, yükselir yükselir. Tabi balmumu erir, kanatlar ayrılır, denize düşer ve ölür…

Bu efsane, kimilerince yeniliklerin denenmesi, inovasyon, cesaret gibi kavramlarla iyi olarak anılır. Ama asıl öğretici yan, makulü yaşamanın önemidir. KKM de kanat gibiydi… Uçtuk uçtuk, eridi ve çakıldı. OVP ‘nin nasıl uygulanacağı, ‘makulü mü’ yaşatacağı şimdilik meraktan öteye geçmiyor, zamanla göreceğiz.

Aşırılıktan kaçınmak, makulü yaşamak, fazla uçmamak… Ekonominin ve yatırım araçlarının geleceğine tavsiyeler verir gibi değil mi? Bu anlattıklarım yatırım ya da kaçınım tavsiyesi değil. Sadece bir düşüş efsanesini hatırladığım için dile getirdim. İkarus’un Düşüşü… Çok yakında!