SON DAKİKA
Hava Durumu

Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!

Yazının Giriş Tarihi: 23.04.2020 14:21
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.04.2020 14:21

Tek gündem maddesinin coronavirüs olduğu günlerden geçiyoruz. Diğer gündem maddeleri de bu ana gündemin türevleri oluyor. Süreç; virüsün insan sağlığına etkisinin ardından  ekonomiye, siyasete, sosyolojiye, ticarete, psikolojiye, gündelik hayata, geleceğe etkileri olarak sıralanabilir. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaksa, peki nasıl olacak? Bu sorunun cevabını virüsün türev etkileri bağlamında aramaya çalışalım.

 

Öncelikle ekonomiden başlayalım. Çok hızlı bir ticaret hacmi daralmasının ardından umudumuz çok hızlı bir genişleme dalgasının başlamasıdır. V şeklinde bir toparlanma, en iyimser senaryodur. Gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan tüm ekonomi çarklarında sanki ‘pause’ düğmesine basılmış zamanları yaşıyoruz. Birçok açıdan sonrası belki de 1929 Ekonomik Buhranı’nın tekrarı olacak günlere gebedir. Belli sektörler dışında genel anlamda derin dondurucuda bekletilen işçiler ordusu ile karşı karşıyayız. Asıl önemli olan o dondurucudan ne zaman çıkılacağı ve çözüldükten sonra ne yapılacağı… Tüm dünyanın merakla aradığı türev gündem bu… Eğer V tipi bir geri dönüş olmayacaksa derin dondurucudan çıkarttıklarınızı, çözüldükten sonra yeniden donduramazsınız. Ya hepsini işe yarar hale getireceksiniz, ya da işe yaramayan kısmı ‘bozulmaya’ terkedeceksiniz. İşte bunun adı işsizlik… Salgından sonraki en büyük tehlike işsizliğin ‘pik yapması’ olacaktır.

 

Global, küresel, kapitalist adına ne derseniz deyin; ekonomik düzen küreselden yerele doğru bir dönüş yaşayabilir. Özellikle gıda ve sağlık ürünlerinin dış ticareti azalıp, bu sektörlerde kendine yeter bir kapalı sistem oluşabilir. Lüks tüketimden çok, tasarrufa yönelen bir akımla karşı karşıya gelebiliriz. Ticaretin yapış şekli de e-ticarete dönüşmeye başladı, artarak devam edecektir. AVM mağazacılığı sekteye uğrayıp bundan sonraki süreçte de şekil değiştirebilir. Kapalı ortamdaki AVM anlayışı yerini cadde mağazacılığına bırakabilir. Uzun vadeli borçlanma gerektiren kredili konut satışlarında azalış olacaktır. Zamanla sıfır araç yerine ikinci el araçlara rağbet artabilir. Toplu taşıma yerine bireysel araçla seyahat ön plana çıkabilir. Otelcilik ve havayolu taşımacılığı gerileme gösterebilir. Geniş pazar yerleri yerine butik market zincirlerinde artış görülebilir. Fiziki paranın ötesinde kredi kartı ya da banka kartı kullanımı ön plana çıkacaktır. Özel okulların sayısında azalma görülürken, devlet okullarında sınıf mevcutlarında artış  ile karşılaşacağız. Bankalarda şube kapanışları ön planda olurken, zaten artış trendinde olan dijital bankacılık daha da ön plana çıkacaktır. Kargo ve kurye ile teslimat şekillerinde hızlı bir artış yaşayacağız. Metropollerde iş olanakları azaldıkça kentten köye doğru geriye dönük göç artacaktır. Makro düzeyde ‘kendine yeter’ sistem mikro düzeye inecek ve tarım ve hayvancılıkta artış gözlemlenecektir. Kamu çalışanı olmak özel sektör çalışanı olmaktan daha cazip hale gelecektir. Eldeki bir kuş daldaki üç kuştan daha değerli olacaktır. Her alanda risk algısı, riske maruz kalma eğilimi azalacaktır. Enerji ve petrol zenginliğinden su ve gıda zenginliğine geçiş sürecini yaşayacağız. Petrol rezervlerinin popülaritesinden içilebilir su kaynakları rezervlerinin popülaritesine dönüşen veri setleri göreceğiz.

 Savunma sanayisinin yerine sağlık yatırımlarının ön plana çıkacağı yeni bir gelecek var önümüzde. Teknoloji, sağlık, gıda ve su… İşte bu dört ana etmen geleceğin dünyasını şekillendirecektir. Dikey mimari yerine müstakil, bahçeli evler ön plana çıkacaktır. Mümkün olduğunca izole bir hayat tercih edilecektir. Yarı zamanlı çalışmalarla daha sık karşılaşır olacağız. Öğleden sonra bir markette kasiyer olan kişi, akşam evinize kargo paketi teslim ediyor olacak. İki veya üç işte çalışır hale gelen popülasyon artacak. Çekirdek ailenin önemi yeniden gün yüzüne çıkacak. Çekirdek aile yapısı sağlam olan toplumlar daha da kenetlenecek ve o toplumlarda kopuşlar daha az olacak. Teolojinin yeniden zirve yapacağı bir dönem de bizi bekliyor. İnsan, varoluşunu sorgulayıp ne için yaşadığının merceksiz şekilde farkına varacak.

 

Büyük, gösterişli ama marjinal faydası düşük olandan; küçük, sade ama faydası yüksek olana doğru değişim yaşayacağız. Sosyal devlet algısı yeniden tanımlanacak. Yeni vergiler, belki de zenginlik vergisi adı altında Robin Hood vergileri ile karşılaşacağız.

 

Sonuç olarak; yeni bir dönüşüm süreci başladı ve her alanda etkisini gösterecek. Yani, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.