Altın’ı kredi teminatı yapsak, yastık altından daha hızlı çıkar
Yazının Giriş Tarihi: 10.11.2017 13:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.11.2017 13:50
29 Ekim 2017 tarihinde Cumhuriyetin 94. yıldönümü coşkuyla kutlandı. İstikrarla büyüyen, tasarrufu büyük, yüksek katma değer üreten ülke olmak yolunda Cumhuriyetin 100. Yılını karşılamak için yeni Ekonomik metotlar, yeni finansal ürünler, Ar-ge temelli yatırım teşvikleri, tarımın desteklenmesi büyük önem taşıyor.
Hazine tarafından yeni finansal ürün olarak ortaya çıkan ve hayata geçirilen altın ve altına dayalı kira sertifikası ihracının ana amacı yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılması! Yastık altında 2 bin 200 ton altın olduğu tahmin ediliyor. Ekonomik canlılık için altının sisteme kazandırılmasına ihtiyaç duyuluyor. 1 aydır kampanya tadında başlatılan tahvil ihracı yeterince ilgi görmedi. Yastık altından bir ayda şimdilik 2,5 ton altın çıktı.
Altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası için altın toplama işlemlerini 2 Ekim'de başladı. 4 ayrı ihraç programı çerçevesinde 81 ilde ihraç gerçekleşeceği belirtildi. Sadece bir kamu bankası yetkilendirildi. Tasarruf alışkanlığı düşük olan bir ülkede yaşıyoruz. Kendi tasarrufunu Altın yatırımına yöneltmiş olan vatandaşın yatırım türünü kolay kolay tahvil ile değiştirmesi mümkün olmayacaktır. Bugüne kadar bankalar altın mevduat hesapları da açtılar ama yeterli ilgi görmedi.
Temelde ülkenin tasarruf yatırım ve borç durumuna baktığımızda, vatandaşlar borçlanmayı tercih etmiş görünüyor. Bankalardaki toplam kredilerin mevduattan fazla olması temel yapıyı ortaya koyuyor. Bu durumdan kişiler için temel ihtiyaç “ Teminat” sorunun çözülmesi. Altın rehni ile teminat süreçlerinin başlatılması yada altın tahvilleri alanların bu tahvilleri teminat haline getirme seçeneklerinin sunulmasıyla altın daha hızlı bir şekilde yastık altından çıkacaktır. Kişiler evini satıp borç ödemek yerine ipotek vererek evlerinin sahipliğine devam ederler. Aynı felsefe ile altınlarının sahipliğini devam ettirerek teminat çeşitliliği yaratılması ve üretim destekli kredilerde teminata konu olması ülke büyümesine ekstra fayda sağlayacaktır.
Değeri 100 milyar USD’yi bulduğu tahmin edilen saklı servetin sistem içinde dolaşıma girmesi ile piyasada iyi bir canlılık sağlanması mümkün. Ancak bunun için sektörel teşvik ve büyüme modellerinin paralel çalışması ekonomik verimliliği sağlayacaktır. Aksi halde yastık altındaki altınımızı da tüketime yönlendirerek kaybetmek üzücü olacaktır. Tahvil aracılığıyla toplanan altının ekonomik sistemde yöneleceği alanlarında net belirlenmesi hedefi net koymamıza imkan sağlayacaktır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sinem Toplan
Altın’ı kredi teminatı yapsak, yastık altından daha hızlı çıkar
29 Ekim 2017 tarihinde Cumhuriyetin 94. yıldönümü coşkuyla kutlandı. İstikrarla büyüyen, tasarrufu büyük, yüksek katma değer üreten ülke olmak yolunda Cumhuriyetin 100. Yılını karşılamak için yeni Ekonomik metotlar, yeni finansal ürünler, Ar-ge temelli yatırım teşvikleri, tarımın desteklenmesi büyük önem taşıyor.
Hazine tarafından yeni finansal ürün olarak ortaya çıkan ve hayata geçirilen altın ve altına dayalı kira sertifikası ihracının ana amacı yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılması! Yastık altında 2 bin 200 ton altın olduğu tahmin ediliyor. Ekonomik canlılık için altının sisteme kazandırılmasına ihtiyaç duyuluyor. 1 aydır kampanya tadında başlatılan tahvil ihracı yeterince ilgi görmedi. Yastık altından bir ayda şimdilik 2,5 ton altın çıktı.
Altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası için altın toplama işlemlerini 2 Ekim'de başladı. 4 ayrı ihraç programı çerçevesinde 81 ilde ihraç gerçekleşeceği belirtildi. Sadece bir kamu bankası yetkilendirildi. Tasarruf alışkanlığı düşük olan bir ülkede yaşıyoruz. Kendi tasarrufunu Altın yatırımına yöneltmiş olan vatandaşın yatırım türünü kolay kolay tahvil ile değiştirmesi mümkün olmayacaktır. Bugüne kadar bankalar altın mevduat hesapları da açtılar ama yeterli ilgi görmedi.
Temelde ülkenin tasarruf yatırım ve borç durumuna baktığımızda, vatandaşlar borçlanmayı tercih etmiş görünüyor. Bankalardaki toplam kredilerin mevduattan fazla olması temel yapıyı ortaya koyuyor. Bu durumdan kişiler için temel ihtiyaç “ Teminat” sorunun çözülmesi. Altın rehni ile teminat süreçlerinin başlatılması yada altın tahvilleri alanların bu tahvilleri teminat haline getirme seçeneklerinin sunulmasıyla altın daha hızlı bir şekilde yastık altından çıkacaktır. Kişiler evini satıp borç ödemek yerine ipotek vererek evlerinin sahipliğine devam ederler. Aynı felsefe ile altınlarının sahipliğini devam ettirerek teminat çeşitliliği yaratılması ve üretim destekli kredilerde teminata konu olması ülke büyümesine ekstra fayda sağlayacaktır.
Değeri 100 milyar USD’yi bulduğu tahmin edilen saklı servetin sistem içinde dolaşıma girmesi ile piyasada iyi bir canlılık sağlanması mümkün. Ancak bunun için sektörel teşvik ve büyüme modellerinin paralel çalışması ekonomik verimliliği sağlayacaktır. Aksi halde yastık altındaki altınımızı da tüketime yönlendirerek kaybetmek üzücü olacaktır. Tahvil aracılığıyla toplanan altının ekonomik sistemde yöneleceği alanlarında net belirlenmesi hedefi net koymamıza imkan sağlayacaktır.