SON DAKİKA
Hava Durumu

COP 26 Zirvesi ve Türkiye

Yazının Giriş Tarihi: 14.11.2021 13:22
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.11.2021 13:22

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı, COP 26 Zirvesi 31 Ekim de başladı. Küresel Devlet Başkanlarının, iklim ve çevre uzmanlarının, aktivistlerin, Belediye Başkanlarının ve Barack Obama gibi eski Devlet Başkanlarının katılım sağladığı konferansta, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çin Komünist Partisi Lideri Xi Jiping ve Rusya Lider Vladmir Putin ile birlikte zirveye katılmayan isimler arasındaydı.

 

Uluslararası ve Devlet üstü önem taşıyan böyle bir zirveye Türkiye’yi temsilen Devlet Başkanının katılım sağlamaması Türkiye’nin isminin uluslararası sistemden izole bir şekilde hareket eden Rusya ve Çin ile aynı grupta anılmasına yol açıyor. İklim krizinin yavaşça yeni dünya düzenini şekillendirmekte merkezi bir rol almaya başladığı bu sistemde, sistemin geleceğiyle ilgili daha fazla söz hakkına sahip olabilmek için, İklim Krizi kapsamında gerçekleşen müzakere ve anlaşmalarda öncelikli rol oynamalıdır. Bütün bu sürecin merkezinde yer almak, Devlet başta olmak üzere küresel düzen ile etkileşimi kaçınılmaz olan kişi ve kurumların uluslararası alanda meşrutiyetlerini arttırmakla kalmayıp onlara kendilerini iklim krizine uygun bir şekilde verimliliklerini sürdürecekleri hatta arttıracakları bir şekilde kendilerini yenilemeleri için alan yaratır.

 

Bahsettiğim gibi, COP26’da iklim merkezli müzakerelerin yanı sıra Türkiye, Çin ve Rusya’nın üst düzey temsilcilerinin zirveye katılım sağlamaması konferansın ana başlıklarından biri haline geldi. Uluslararası basın kuruluşlarının bu konudaki görüşlerini sizler için derledim.

 

Katar merkezli yayın kuruluşu Al Jazeera, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın COP 26 katılımının, Birleşik Krallık’la Türkiye’nin arasında gerçen bazı protokol anlaşmazlıkları sebebiyle gerçekleşmediğini, fakat, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un Glasgow’daki Zirveye katılım sağladığını yazmış. Al Jazeera, aynı zamanda geçtiğimiz ay Türkiye’nin, Paris Anlaşması çerçevesindeki hedeflerine ulaşmak amacıyla, Dünya Bankası, Fransa ve Almanya’dan 3,2 milyar dolarlık yardım alacağı bir anlaşmaya imza attığına değinmiş.

 

ABD merkezli Bloomberg, Türkiye’nin güvenlikle alakalı isteklerinin son anda reddedilmesi sebebiyle, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın COP26’ya katılmama kararı aldığını ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson’un sözcüsü ve İskoç Polisi’nin bu güvenlik önlemlerinin detaylarının ne olduğuyla ilgili yorum yapmayı reddettiğini yazmış. Ayrıca haber, Türkiye’nin 3,1 milyar dolarlık yardım sözleşmesini imzalamasının ardından, iklim krizi kapsamında gelişmiş ülke kategorisinden çıkma talebinden vazgeçtiğine yer vermiş.

 

Londra merkezli Middle East Eye yayını, COP26 zirvesinin, Paris İklim Anlaşmasını yıllar sonra ancak Ekim ayı başında parlamentodan geçirmiş olan Türkiye için merakla beklendiğinden ve COP26 öncesinde Roma’da gerçekleşen G20 zirvesinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Hükümetinin 2053’e kadar karbon gazı emisyonunu sonlandırma hedefini paylaştığını beyan ettiğini yazmış.

 

Dubai Merkezli Al Arabiya yayını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ABD Başkanı Biden ile görüşmesinin beklenildiğini. Fakat, iki liderin COP26 öncesinde Roma’da gerçekleşen G20 Zirvesinde beklenen görüşmeyi gerçekleştirdiğini belirtmiş.

 

Avrupa Birliği bazlı meseleleri ele alan EU Reporter, Türkiye’nin COP26 çerçevesinde kararlaştırılan hedefleri gerçekleştirme potansiyelini ele almış. Haber, 2030’a kadar karbon salınımının %21’ini azaltmayı hedefleyen Türkiye’nin temiz enerji, enerji verimliliği, sıfır atık yönetimi ve ağaçlandırma konusunda sağlam adımlar attığını belirtmiş.

 

Kanada merkezli the National’da yer alan bir makalede, Türkiye’nin sürdürülebilirlik adına attığı yenilikçi adımlar ve doğaya pahalıya mal olan altyapı projelerinin arasındaki çelişkiyi değerlendirerek, Türkiye’nin COP26’da alınan kararlara sadık kalabilmesi için kararlılık göstermesi gerektiğini belirtmiş.

 

Avrupa merkezli Intellnews, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın COP26’ya katılımının geri çekilmesinin sebebinin Birleşik Krallığın Türkiye’nin delegelerinin sayısını kısıtlaması ve Cumhurbaşkanı’na sağlanan motorlu taşıtların sayısını en fazla ABD’ye sağlanan taşıt sayısıyla sınırlandırılması olduğunun söylendiğini belirtmiş.

 

Amerika yayını Voice Of America,, COP26’nın gerektiği kadar çığır açıcı nitelikte olmamasının sebebinin iklim kriziyle mücadelede önemli rol oynaması beklenilen ülkelerinin liderlerinin zirveye katılmamış olması olduğunun altını çizerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu liderlerden biri olduğunu belirtmiş.

 

COP26’yı arkamızda bırakırken görüyoruz ki hem devlet adamları hem siyasi aktivistler hem de uzmanlar zirve sonucunda atılmasına karar verilen adımların yeterliliğini sorguluyorlar.

COP26’nın tam potansiyelini gösterememesinin önemli bir sebebi olarak da Dünya liderlerinin temsilcilerinin Zirveye katılmamış olması gösteriliyor. Benim bundan çıkarımım, bizlere düşen, kararlaştırılan prensiplerin bile gerisinde kalan ve uluslararası iş birliğini en çok gerektiren girişimlerin gerekli sonucu verememesine yol açan bir Türkiye yerine, çevre ve sürdürülebilirlik adına attığımız yenilikçi adımlarla bu iş birliğini şekillendiren bir Türkiye olmalıyız.

 

 

 

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.