SON DAKİKA
Hava Durumu

Bilim dünyasını ikiye bölen patent tartışması

Yazının Giriş Tarihi: 19.05.2021 16:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.05.2021 16:30

Son haftalarda, koronavirüs pandemisine bağlı uluslararası gündemde ki en tartışmalı konu aşı üreticilerinin patent haklarının askıya alınması oldu. Daha önce aşılamada geride kalmış Hindistan, Güney Afrika gibi ülkelerin, Dünya Ticaret Örgütüne (WTO) sunduğu bu fikir, Donald Trump yönetimi, Avrupa Birliği (AB) ve Birleşik Krallık tarafından reddedilmişti. Fakat, geçtiğimiz hafta ABD Başkanı Biden’ın desteğini alan önerge, bu sefer AB’nin de konuyu tartışmaya açmasıyla, gündemin ortasına oturdu.

 

Dünyaca ünlü milyarder Bill Gates, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Joe Biden gibi ileri gelen isimlerin de içinde bulunduğu bir grup, aşının patent haklarının ülkeler ve dünya genelinde aşılanmayı yavaşlatarak, binlerce insanın ölümünü önleyebilmenin önünde mali bir engel oluşturduğunu savunuyor.

 

Patent bu süreci neden yavaşlatıyor?

 

Patentler, geliştirme maliyetlerini karşılayabilmek ve teşvik sağlamak için, yenilik getiren firmaların pazarı kısa süreli tekelleştirmelerini sağlar. Şu anda süregelen tartışma, bu tekelleştirmenin, koronavirüs aşılarının rekor sürelerde üretilebilmesini engellediğini öne sürüyor. Patent haklarının askıya alınmasıyla, daha fazla imalatçının aşı üretimini gerçekleştirebileceği ve bu durumun, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin aşıya erişimini kolaylaştıracağı düşünülüyor.

 

ABD’de gittikçe popülerleşen bu fikir, Almanya da ise tepkiyle karşılandı.  Patent haklarını gelişmenin kaynağı ve koruyucusu olarak gördüğünü belirten Alman hükümeti, aşılamayı yavaşlatan etkenin patentten çok üretim ve saklama kapasitelerinin kısıtlılığı olduğunu belirtti. Almanya, patent haklarının askıya alınmasının genel aşı üretim ve geliştirme çabalarının çekiciliğinin yitirmesine sebep olmasından endişelendiğini belirtti. Almanya’ya göre, bu durum yapılan işi itibarsızlaştırıp, ortaya koyulan icadın arkasındaki emeği ve barındırdığı özgünlüğün değersizleşmesine yol açabilir. Zira patentler, fikri mülkiyet olarak tanınan buluşların kopyalanmasını engelleyerek mucitlerin finansal olarak ödüllendirilmesini sağlar. Böyle bir finansal güvencenin ortadan kalkması, ciddi anlamda maddi ve manevi özveri gerektiren bilimsel çalışmalar için teşvikin yok olmasına ve bilim dünyasının yaratma gücünün törpülenmesine yol açabilir.

 

Bununla birlikte, birçok bilim insanı patent haklarından vazgeçilmesinin aşıların kalitesinden ödün verilmesine sebep olabileceğinin altını çiziyor. Öyle ki, aşıların üretiminin tam anlamıyla gerçekleştirilebilmesi için, ilaç şirketlerinin az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki imalatçılarla aşıların üretim tekniklerine dair detayları paylaşmaları gerekecek. Aksi taktirde, ilaç firmaları, dünya genelinde üretilen aşıların beklenilen kadar etkin olmayacağını belirtti.

 

Bütün bu endişelere rağmen, fikri mülkiyeti değerli kılan en önemli faktörlerden biri de kamuya sağladığı yarardır. Eğer fikri mülkiyet haklarının üreticilerine dönük güvencesi, güvence altına alınan buluşun kamuya sağladığı faydayla ters orantılıysa, içinde bulunduğumuz pandemi, fikri mülkiyet haklarını ve patentli ürünlerin ticaretini düzenleyen WTO anlaşması Fikri Mülkiyet Haklarının Ticareti Niteliklerine İlişkin Anlaşmaca (TRIPS) bir uluslararası kamusal kriz olarak kabul gördüğü taktirde aşılara adil erişimin sağlanabilmesi adına koronavirüs aşı üreticilerinin patent hakları askıya alınabilir.

 

Aslında, küresel kamu mallarına ilişkin hak ve yükümlülükleri detaylı bir şekilde tarif eden uluslararası bir anlaşma bulunmamasına rağmen, fikri mülkiyete adil ulaşım meselesi WTO’da TRIPs çerçevesince birçok kez gelişmekte olan ülkelerce gündeme getirilmişti. Gelişmekte olan ülkeler, gelişmemiş ülkelerin fikri mülkiyet hakları patentle korunan ilaçlara erişiminin zorlaştığını ve bu ilaçlara ulaşımın bir insan hakları sorunu olarak ele alınması gerektiğini savunuyorlardı. Haliyle koronavirüs pandemisi bu tartışmayı çok daha kritik bir boyuta taşıdı.

 

Fakat, küresel aşı krizini sadece fikri mülkiyet hakları çerçevesinde değerlendirmek, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ilaç ve sağlık hizmetlerine erişim zorluklarına kısıtlı bir perspektiften bakmamıza yol açabilir. Almanya’nın da belirttiği gibi, ülkelerdeki sağlık hizmetlerine yönelik yetersiz finansman ve üretim kapasitesindeki eksiklikler az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde aşıya erişimi çoğu zaman patentlerden daha çok zorlaştıran etkenler arasında yer alıyor. Bu sebeple, fikri mülkiyet haklarını tartışmanın merkezine yerleştirerek daha geniş bağlamda meydana gelen küresel ve yerel problemleri göz ardı etmemeye özen göstermek, dünyayı pandemiyle her cephede etkin bir savaş vermeye bir adım daha yaklaştıracaktır.

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.