SON DAKİKA
Hava Durumu

Sıkılaştırılan tedbirler risk iştahını baskılıyor

Yazının Giriş Tarihi: 02.11.2020 05:58
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.11.2020 05:58

Günlük bazda ciddi vaka artışlarının yaşandığı ve salgının ilk zamanına kıyasla ikinci dalgayı çok daha zor koşullar altında geçiren Avrupa’da ekim ayı içerisinde tedbirlerin alındığı ve gelişmelere bağlı olarak bu tedbirlerin sıkılaştırıldığı izlendi. Ancak alınan tedbirlere rağmen salgının yayılmasının ve günlük bazda ciddi vaka artışlarının önüne geçilemediği görülürken, ekim ayının son haftasında Avrupa’da tekrar karantina dönemi başladı. Gündeme gelen bu karantina uygulamaları ile vaka sayılarındaki artışa bağlı olarak gündemde kalmaya devam eden salgın kaynaklı endişeler, küresel risk iştahı üzerinde baskı oluşturmaya devam ediyor. Alınan sıkı tedbirler ve sokağa çıkma yasakları da ekonomik toparlanma konusundaki belirsizlikleri gündeme taşıyor. ABD'de Kovid-19 salgınındaki vaka artışları 41 eyalette yükselmeye devam ederken, salgının başlangıcından bu yana günlük bazda rekor vaka artışları görülüyor. Yurt içinde de vaka artışları ve bu taraftaki uyarılar devam ediyor.

Merkez bankaları yeniden ön plana çıkabilir

Vaka sayılarındaki artışlar mevcut durumda Avrupa’da sıkı tedbirleri gündeme getirirken, dünya genelinde vaka artışlarının sürmesi tedbirlerin yeniden genele yayılmasına yol açabilir. Ayrıca salgın kaynaklı endişelerin artış kaydetmesi riskli varlıklar üzerinde baskı oluştururken, küresel talep ve harcama eğilimleri üzerinde de etkili oluyor. Son dönemdeki gelişmeler ve artan riskler, mayıs ayından itibaren küresel ekonomilerde gözlenen toparlanmanın gücü ve devamlılığı konusundaki korkuları ve belirsizliği artırıyor. Piyasalarda ekonomik toparlanma konusundaki endişelere bağlı olarak küresel çapta merkez bankaları destekleyici adımlarını ve söylemlerini sürdürmeye devam edebilecektir. Piyasalarda daha güvercin mesajlar ve ekonomileri desteklemeye yönelik adım beklentileri son haftalarda güç kazanırken, son haftalarda merkez bankası başkanlarının ekonomik toparlanma üzerindeki belirsizliklerin ve risklerin arttığı yönündeki vurgular da bu beklentileri genel olarak destekliyor. Ekim ayının son haftasında gerçekleşen toplantısında Avrupa Merkez Bankası (ECB) faiz oranlarında değişikliğe gitmedi ancak ECB Başkanı Lagarde, Aralık toplantısı için tüm araçların gözden geçirileceğini söyledi. Merkez bankaları ve hükümetlerin önümüzdeki süreçte parasal ve mali adımlar risk iştahının seyri üzerinde etkili olacak temel gelişmeler arasında yer almaktadır.

ABD’deki seçim sonuçları ve teşvik paketine ilişkin gelişmeler önemli olacak

Demokratların Başkan Adayı Joe Biden, son anketlere göre seçim yarışında rakibi ABD Başkanı Donald Trump’ın önünde kalmaya devam ediyor. Ancak 2016 yılındaki seçimleri dikkate aldığımızda anketlerin yanıltıcı olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında dönem dönem değişen ve "salıncak eyalet (swing state)" olarak nitelendirilen eyaletler seçin sonuçlarını belirleyecektir. 3 Kasım’da gerçekleşecek başkanlık seçimlerinin ardından ilk sonuçlar küresel piyasalarda volatiliteyi artıracak olup, ilk fiyatlamalarda sert hareketler yaşanabilecektir. Seçim sonuçlarına ilişkin tartışmaların olması durumunda başta hisse piyasaları olmak üzere riskli varlıklarda satış baskısının artış kaydettiği görülebilir. Ancak en nihayetinde seçim süreci geride kaldıktan sonra ABD’nin seçilen başkanın eylemleri ve açıklamaları piyasalara yön vermeye devam edecektir. Gerek Trump gerekse Biden’ın seçilmesinin ardından piyasaların dikkati ekonomiyi desteklemeye yönelik atılacak adımlara ve salgın kaynaklı belirsizliklere kayacaktır. Seçim sonrasında teşvik paketine ilişkin beklentiler yeniden güç kazanacak olup, paketin büyüklüğü ekonomik toparlanmanın ivmesi ve risk iştahının seyri açısından önemli olacaktır.

Yurt içinde siyasi ve jeopolitik gelişmeler yakından izlenecek

Ekim ayının son bölümlerinde Türkiye ve Fransa arasındaki tansiyonun artış kaydettiği görüldü. Geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı konuşmada Fransız mallarına boykot çağrısı yaptı. Türkiye’nin başta Fransa olmak üzere Avrupa ülkeleri ile ikili ilişkileri yurt içi piyasaların gündeminde yer almaya devam edecektir. Bu tarafta Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ve Avrupa’nın bu konudaki tutumu belirleyici olacaktır. Bir süredir Azerbaycan ve Ermenistan arasında çatışmalar yaşanırken, bölgede tansiyon yüksek kalmaya devam ediyor. Avrupa ve doğu sınırındaki gelişmelerin yanında güney sınırlarımızdaki gelişmeler de takip edilecektir. Son olarak ise ABD’deki başkanlık seçimleri sonucunda yeni başkanın kim olacağı ve ABD – Türkiye ilişkilerinin seyri de yurt içi piyasalar açısından kritik önemde olacaktır. Tüm bu siyasi ve jeopolitik endişeler Türkiye’nin risk priminin yüksek seyretmesine yol açtığı görülürken, bu taraftaki gelişmeler TL varlıkların seyri üzerinde etkili olacaktır. Yurt içinde son aylarda parasal sıkılaşmanın devam ettiği görülürken, küresel risk iştahındaki seyir ve yurt içindeki gelişmeler kur cephesindeki fiyatlamalar üzerinde belirleyici olacaktır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.