SON DAKİKA
Hava Durumu

Piyasalardaki volatilite izleniyor

Yazının Giriş Tarihi: 10.08.2020 12:15
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.08.2020 12:15

Bayram öncesi TL varlıklarda görülen kayıplar bayram sonrası hızlanarak devam etti. Geçtiğimiz yıl da tecrübe ettiğimiz yurtdışı swap maliyetlerindeki artış, Borsa İstanbul’a satış olarak yansıdı. Yükseliş eğilimine giren kurlar ve faizler ile yurt dışında artan TL ihtiyacı borsadaki satışın temeli oldu. Bu seferki hareketi diğerlerinden ayıran en önemli unsurlardan biri bu sefer hareketi başlatan net bir gerekçe ve buna bağlı bir milat olmaması oldu. Önceki yılları hatırlayacak olursak, Rahip Brunson krizi, seçimler, pandemi, küresel ölçüde riskten kaçış gibi net gerekçeleri olan piyasalar için bu sefer daha makro çerçevede son aylarda artan jeopolitik riskler, TCMB’nin rezervleri üzerine yürütülen tartışmalar ve enflasyon hedefindeki yükseliş ile TL’deki negatif reel faiz algısı gibi başlıklar hareketin gerekçesi olarak sunulabilir.

Kur ve faiz konusunda adımlar atılıyor

Yurtdışı swap maliyetlerindeki artış ve devamında piyasalarda oluşan volatiliteyi azaltma adına önlemler açıklanmaya başlandı. İlk olarak Merkez Bankası, kurda yaşanan oynaklığın ardından açıklamada bulundu. Fiyat istikrarı ve finansal istikrar temel amaçları çerçevesinde, tüm araçların piyasalardaki aşırı oynaklığın azaltılması doğrultusunda kullanacağını kaydeden TCMB, "Ağustos başı itibariyle iktisadi faaliyetteki normalleşme süreciyle birlikte, hedefli ilave likidite imkânları kademeli olarak azaltılacaktır" açıklamasını yaptı. Londra swap piyasalarında gecelik vadede yüzde bini bulan faizlerin ardından, BDDK, Yabancı bankaların vadede TL alım yönündeki döviz swap işlemlerinde muafiyet olacağını açıkladı. Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) ev sahipliğinde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) başkanlarının da katılımıyla sektörün önde gelen bankalarının genel müdürleri, normalleşme döneminde likidite adımlarını görüşmek üzere bir araya geldi. Ekonomideki gelişmelerin ve piyasalara yansımasının ele alındığı toplantı yaklaşık 3,5 saat sürdü. Toplantı sonrası bankaların başta aktif rasyosu ile ilgili olmak üzere bazı taleplerinin karşılanacağına dair beklentiler dile getirildi. Atılan adımların ardından piyasalardaki gerilimin bir miktar azaldığı görüldü ancak cuma günü gün içinde düşen tansiyona rağmen akşam saatlerinde kurlarda tekrarlanan yukarı yönlü hareket dikkat çekti.

Yeni haftanın gündemi

Geçen hafta yurt dışı TL swap faizlerinde yaşanan sert yükseliş sonrasında yurt içi piyasalarda satış baskısı artış kaydetti. Yurt dışında artan TL ihtiyacı, yurt içinde tahvil piyasası ile Borsa İstanbul’da satışların derinleşmesine neden oldu. Temmuz ayının son haftasından itibaren kurlarda gözlenen volatil fiyatlamalar ağustos ayında da artarak devam ederken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’ndan (TCMB) gelişmeler ile ilgili açıklama geldi. TCMB, Fiyat istikrarı ve finansal istikrar temel amaçları çerçevesinde, tüm araçların piyasalardaki aşırı oynaklığın azaltılması doğrultusunda kullanacağını ifade etti. Yeni haftada kur ve yurt içi piyasalardaki fiyatlamalar ve artan volatilite yakından izlenecek olup, ilgili kurum ve kuruluşlardan gelebilecek açıklamalar ve aksiyonlar önemli olacaktır. Küresel çapta ise geçen hafta ekonomik verilerde devam eden toparlanma ve ABD’de görüşmeleri devam eden destek paketine ilişkin beklentiler risk iştahını ve piyasaları belirli ölçüde destekledi. Ancak mevcut endişeler gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Vaka sayılarındaki artış devam ederken, ikinci dalga endişeleri ve ekonomik toparlanmanın devamlılığı ile gücü konusundaki belirsizlik risk iştahı üzerinde baskı oluşturan risk başlıkları olarak ön plana çıkıyor. Yine ABD – Çin arasındaki gerilim de piyasalar açısından risk oluşturan bir diğer gelişme oluyor. ABD’nin son zamanlarda Çinli teknoloji şirketlerinin ABD piyasasındaki erişimini kısıtlamaya yönelik hamleleri iki ülke arasında tansiyonu artırıyor. Ekonomik veri akışları, salgın kaynaklı gelişmeler ve ABD – Çin ilişkilerinin seyri önemini korurken, fiyatlamalar ve risk iştahı üzerinde belirleyici olacaktır. Verilerdeki toparlanmanın devamlılığı piyasaları destekleyecekken, riskler ve endişelerde artışa neden olabilecek haber akışları piyasalarda satışları beraberinde getirebilecektir. Diğer taraftan önceki haftalarda ABD Başkanı Trump’ın gündeme getirdiği aşı çalışmaları ile ilgili gelişmeler de takip edilmeye devam edilecektir. Yeni haftada yurt içinde işsizlik oranı, sanayi üretimi, cari işlemler dengesi ve TCMB Beklenti Anketi; Avrupa’da ZEW ekonomik güveni, sanayi üretimi, ticaret dengesi ve 2020/2Ç GSYH rakamları; ABD’de ÜFE, TÜFE, sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı; Çin’de ise sanayi üretim ve perakende satış rakamları takip edilecektir.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.