Virüs salgını nedeniyle zor günler geçiren piyasalarda, OPEC+ toplantısında petrol arzında kısıntı konusunda anlaşılamaması yeni bir türbülansa neden oldu. Toplantı sonrası başta Suudi Arabistan tarafından olmak üzere petrol arzında yapılan artışlar petrol fiyatlarında %30’u aşan düşüşler yaşanması neden olurken, oluşan panik hisse senetleri piyasalarında da sert kayıplara neden oluyor. ABD’de endeks vadelilerinde haftaya başlarken %5’i bulan kayıplar söz konusu. Asya ve Avrupa piyasalarında da sert satışlara etkili oluyor. Oluşan bu panik nedeniyle ABD’de hem hükümetten hem Fed’den piyasaya destek mesajı/hamlesi beklentisi yükselmiş durumda. Buralardan gelebilecek haberler bugün volatiliteyi artırabilir. Yurt içi piyasalarda son dönemde İdlib kaynaklı artan jeopolitik riskler TL varlıklar üzerinde satış baskısını artıran bir gelişme olurken, Rusya ile yapılan görüşme sonrasında ateşkesin sağlanması riskleri belirli ölçüde yatıştırdı. Ancak bölgedeki gelişmeler bir süre daha piyasaların takibinde yer almaya devam edecektir. Küresel çapta izlenen temel konu ise salgına ilişkin gelişmeler olarak karşımıza çıkıyor. Salgının Çin dışında yayılma hızının artış kaydetmesi küresel ekonomiye ilişkin endişeleri artırırken, risk iştahı zayıf kalmaya ve güvenli liman talebi gücünü korumaya devam ediyor.

İdlib’te ateşkes sağlandı

Şubat ayının son gününde rejim güçlerinin hava saldırısı sonrasında bölgede operasyon başlamıştı. 1 Mart Pazartesi günü Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, 34 şehit verdiğimiz saldırı sonrası İdlib'e Bahar Kalkanı Harekâtı düzenlendiğini açıkladı. Yurt içinde İdlib’te yaşanan gelişmeler ve operasyon ön plana çıkarken, 5 Mart Perşembe günü gerçekleşen Cumhurbaşkanı Erdoğan – Rusya Devlet Başkanı Putin’in görüşmesi yakından takip edildi. 5 Mart’ta Moskova’da gerçekleşen görüşme 2 saat 40 dakika sürerken, görüşme sonrasında İdlib’te ateşkes kararı alındı. M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilmesi konusunda mutabık kalınırken, Türk-Rus ortak devriyelerinin 15 Mart 2020 tarihinde başlaması kararlaştırıldı. Ateşkesin ve varılan anlaşmanın bölgede uygulanması önem taşımakta olup, İdlib konusundaki gelişmeler bir süre daha yurt içi piyasaların gündeminde yer alacaktır. Bölgedeki risklerin azalması ve mevcut sorunların çözülmesi kademeli olarak TL varlıkları destekleyen bir gelişme olacak iken, bölgede tekrar risklerin artış kaydetmesi risk iştahının bozulmasına yol açacaktır.

Salgına yönelik endişeler yatışmış değil

Koronavirüs salgınının artış hızında yavaşlama görülse de farklı coğrafyalarda görülme sıklığının ve hızının artıyor olması piyasaları endişelendiren ve baskılayan bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Dünyada birçok coğrafyaya yayılan salgın ve bu durumun küresel ekonomi üzerinde yaratacağı olumsuzluk risk iştahını baskılıyor. Ortadoğu ve Avrupa’da salgın hızlı bir şekilde artış kaydederken, özellikle İtalya ve İran’da vaka sayısında ve ne yazık ki ölüm oranlarında yaşanan artışlar salgına yönelik korkuları canlı tutuyor. İtalya dışındaki diğer Avrupa ülkelerinde ve Amerika’da da ölümlerin görülmesi salgına yönelik korkuları artırıyor. Avrupa’da yayılan salgın, zaten kırılgan yapıda olan Avrupa ekonomilerine yönelik endişeleri ve baskıyı artıyor. Avrupa’da resesyona girebilecek ülkeler olduğu değerlendirilirken, salgının seyri küresel piyasaların gündemindeki yerini korumaya ve fiyatlamaları belirlemeye devam edecektir.