Avrupa'nın en büyük ekonomisine sahip Almanya, 2021 için ekonomik büyüme tahminini %3'ten %3,5'e çıkardı. Almanya Ekonomi Bakanı Peter Altmaier yaptığı açıklamada koronavirüs kısıtlamalarının kaldırılmasının ardından hane harcamalarının toparlanmayı desteklemesini beklediklerini belirtti. Avrupa Merkez Bankası Başkanı C. Lagarde, Avrupa ekonomisinin halen parasal ve mali teşviklere ihtiyaç duyduğunu ve krizin en kötü döneminin geride kaldığını söylemek için henüz erken olduğunu ifade etti. Euro Bölgesi ekonomisinin yılın ikinci yarısında güçlü toparlanma gösterebileceğini ifade eden Lagarde, "Nüfusun yüzde 70'i haziran ayı sonu itibarıyla aşılanmış olabilir" dedi. Hatırlanacak olursa daha önce de ABD Fed’den aşılama oranının %75 seviyelerine ulaşması durumunda ekonomideki toparlanmanın hız kazanabileceği açıklaması gelmişti. Bu iki büyük ekonomiden gelen bu açıklamaları göz önünde bulundurduğumuzda ekonomilerdeki salgın baskısının hafifleyebilmesi için toplumun %70-75 oranında aşılanması gerektiği görüşünün ağırlık kazandığı görülüyor. Ülkemizdeki aşı çalışmalarının ekonomik etkileri bu çerçevede değerlendirilebilir.

Küreselde genişlemeci duruş korunuyor

Son dönemde özellikle ABD’de artan enflasyon endişelerine karşın genişlemeci söylemlerin korunması küresel risk iştahını desteklemeye devam ediyor. Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Fed Açık Piyasa Komitesi toplantısında beklentilere paralel şekilde faizlerde değişikliğe gidilmezken, en az 120 milyar dolar olan aylık varlık alım programının sürdürüleceği belirtildi. Ekonomik aktivitenin ve istihdamın güçlendiği vurgulanırken enflasyondaki yükselişin büyük oranda geçici faktörleri yansıttığına bir kez daha değinildi. Karar sonrası Fed Başkanı Powell ekonomide ve istihdamda toparlanmaya değinirken varlık alımlarında azaltmanın konuşulması için daha erken olunduğunu belirtti. Uzun vadeli hedeflerin uzağında olunduğunu ve hedeflere ulaşılıncaya kadar destekleyici politika duruşunun devam etmesi gerektiği vurguladı. Avrupa tarafından da gelen benzer açıklamalar genişlemeci politikaların en azından bu yılın geri kalanında da devam edeceği algısını kuvvetlendiriyor. Bu durum son zamanlarda yukarı gitmekte zorlanmaya başlayan hisse senedi endekslerinin en azından sert bir düzeltme süreci yaşamasını da geciktiriyor.

Enflasyon tahmini yükseldi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası yılın ikinci enflasyon raporunda 2021 yıl sonu enflasyon beklentisini yukarı yönlü revize etti. Buna göre önceki raporda %9,4 olan 2021 yıl sonu enflasyon tahmini %12,2 seviyesine çıkarıldı. 2022 beklentisi de yarım puan artışla %7,5 oldu. 2021 yılına ilişkin gıda enflasyon beklentisi %11,5'ten %13'e yükseltildi. TCMB Başkanı olarak ilk rapor sunumunu gerçekleştiren Şahap Kavcıoğlu politika faizinin, gerçekleşen ve beklenen enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edileceği yönünde daha önce verdiği mesajları bu toplantıda da vurguladı. TCMB yıl sonu enflasyon beklentisini %12,2 seviyesine yükseltmiş olsa da hala piyasa tahminin altında kaldığını söylemek mümkün. Yapılan son anketlerde enflasyonda 2021 sonuna ilişkin medyan beklentiler %14 civarında bulunuyor. Diğer taraftan TCMB Başkanı Kavcıoğlu’nun ifadeleri göz önünde bulundurulduğunda önümüzdeki birkaç toplantıda daha faiz indirimi konusunun gündemde olmayacağı anlaşılıyor. Bu durum Fed ve ECB’den gelen mesajları da göz önünde bulundurduğumuzda TL’ye kısa vade için stabilite sağlayabilir. Diğer taraftan açıklanacak nisan ayı enflasyon rakamı ve herhangi bir politika değişikliği beklenmese de 6 Mayıs’ta gerçekleşecek Para Politikası Kurulu toplantısı yine de oldukça önemli olacaktır.