SON DAKİKA
Hava Durumu

Şirketim kanser olmuş olabilir mi?

Yazının Giriş Tarihi: 19.05.2021 16:25
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.05.2021 16:25

Artan rekabet ortamı, değişken ekonomik koşullar iş hayatında, kurumsal hayatta, yaşanan stresi, baskıyı gün geçtikçe arttırmaktadır. Bu baskı iş hayatının her kademesindeki kişilerin hata yapma eğilimini arttırırken, şirketinizin kanser olmasına sebep olabilir mi?

Şirket kanseri tabirini belki daha öncelerde de duymuşsunuzdur. “Mobbing” kavramı için kullanılan bence çok yerinde bir tabir. Sağlıklı bir yapıda başlarda hissedilmeyen, sonra yavaş yavaş organizasyonun her yerini saran ve zarar almadan kurtulmanın neredeyse imkânsız olduğu etik dışı davranışlar silsilesi sonucu oluşan bir durum.

Peki, nedir bu mobbing? Son dönemlerde herkesin dilinde, doğru yanlış kullandığımız bir kavram. Hatta en son bir pazar alışverişinde pazarcı arkadaşa maske tak dedim diye bana kurduğu cümlede bile vardı. “Abla ne mobbing yaptın yahu!” Yüzümde kocaman bir gülümseme sağlayan bu içten samimi serzenişte bile yer alan mobbing kavramını bakalım ne kadar doğru biliyoruz.

Mobbing kavramı, İngilizce “mob” kökünden gelmekte olup, “Mob” sözcüğü, ayrı şiddetle ilişkili ve yasaya uygun olmayan kalabalık anlamındadır. Sözcük Latince “mobile vulgus” dan türemiştir. İşyerinde duygusal zorbalık olarak tanımlanan “mobbing” kavramının Türk Dil Kurumu tarafından bulunmuş Türkçe karşılığı “bezdirme”dir. Literatürde duygusal zorbalık olarak da geçen mobbing kavramı diğer ülkelerde de benzer şekilde olduğu gibi Türkçe karşılığı ile çok anılmamaktadır.

Mobbing, bezdiri ya da duygusal taciz hangisini kullanmak isterseniz… Buyurun, TDK karşılığı; İş yerlerinde, okullarda vb. topluluklar içinde belirli bir kişiyi hedef alıp, çalışmalarını sistemli bir şekilde engelleyip huzursuz olmasına yol açarak yıldırma, gözden düşürme, dışlama olarak tanımlanmıştır.

Yani kavramda önemli olan davranışın sistemli bir şekilde ifa edilmesidir. Diyelim ki iş yerinde iş arkadaşınızla tartıştınız duygular kontrolden çıktı; istenmez ya hadi diyelim bağırış çağırış oldu. Yöneticinize gidip “Bana mobbing uyguluyorlar!” dediğinizde içi boş bir sitemden öteye geçemiyorsunuz. Çünkü bir davranışa “mobbing” diyebilmemiz için arkasında planlı, programlı zamana yayılmış gizli bir politika olması gerekiyor.

Mobbing kavramı ilk olarak, çocukların birbirileri ile olan ilişkilerinde gözlenen zorbalık için kullanılmıştır. Çocuğun gelişmemiş soyut düşünce yetisinden kaynaklandığı ortaya atılmış ve uzun yıllar çocuk gelişimi, çocuk davranışı, çocuk psikolojisi konuları altında tartışılmış araştırılmıştır. Ancak 1950-1960 yılları arasında Mobbing kavramının sadece çocuk ve çocuk popülasyonuna ait olmadığına karar verilmiş ve iş hayatında Mobbing çalışmaları başlamıştır.

Anne baba ya da bir çocuğun gelişiminden sorumlu olan değerli okuyucularımız bilecektir. ”çocuklar acımasızdır” deriz ve gözlemleriz. Çünkü çocuğun soyut düşünce kavramı neredeyse yoktur zamanla gelişir; çocuk düşündüğünü filtresiz paylaşır ve istediğini elde etmek için bir dizi ahlak kuralını gözden geçirmesi gerektiğini bilemez. İşte bu gelişmemiş sosyal beceri dönemi mobbing için harika bir ortamdır. E şimdi diyeceksiniz; biz çocuk muyuz her yer mobbing davası?

 

İllaki bizim sosyal becerilerimiz çocuklardan daha üstün ancak her zaman en ahlaklı davranışı sergilediğimizi de söyleyemeyiz. İş yerinde mobbing davranışının sıklıkla görülme sebepleri; kişisel nedenler, sosyal nedenler ve kurumsal nedenler olarak temelde üç başlıkta incelenir. Kişisel nedenler; bazen bir fikir ayrılığı ile başlayan çatışmanın iyi yönetilememesi sonucunda karşılıklı kişilerin birbirilerini düşman ilan ederek “ya o gidecek, ya ben!” noktasına getirmesi denebilir. Kurumsal nedenler; çok güçlü bir dikey yapılanma ya da belirsiz bir yatay yapılanma. Maliyet odaklı yönetim tarzı. Kurum kültürünün mobbing’e elverişli olması. Sosyal nedenler; Kurumun bulunduğu toplumun, kendi normları psikolojik tacizi destekler nitelikteyse o kurumda mobbing in görülme riski oldukça artar. Örneğin, yalan söylenmesine karşın çok hassas olmayan bir toplumda varlık gösteren bir kurumda yalan beyan, iftira çok sık yaşanabilir. Güçlü olanın zayıf olanı yok etme algısı ya da her zaman güçlünün haklı olduğu toplumlarda mobbing sıklıkla gözlenmektedir.

Kısaca kavramı özetledim. Peki diyeceksiniz kimler mobbing mağduru olur, kimler mobbing yapmaya yatkındır? Liderler, şirket sahipleri mobbing ile nasıl bir mücadele yürütmeli? Mobbing fark edildiğinde, şirketten nasıl temizlenmelidir? Bu konular sonraki yazıma kalsın.

Sizden ricam bir sonraki buluşmamıza kadar neden bu kavrama “kanser”  denildiğini düşünmeniz. Bir departmanınızda oraya özgü çoklu istifa oldu mu?  Sessiz ama çok iyi niyetli, çok çalışkan diye tanıdığınız bir çalışanınız sürekli rapor almaya başladı mı? Birimler arasında gezerken gözleri dolmuş bir çalışanınızın lavaboya / toplantı odasına kendini attığını hatırlıyor musunuz? Mobbing ’in sizden ne kadar para çaldığını hiç merak ediyor musunuz? Sonraki yazımda görüşmek, tartışmak üzere…

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.