SON DAKİKA
Hava Durumu

Yatan zeka

Yazının Giriş Tarihi: 18.06.2024 21:49
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.06.2024 21:49

Bilişim dünyası çalkalanıyor. İnternetten sonraki büyük yeni değişimin geldiği söyleniyor. Evet Yapay Zekâ, nam-ı diğer, Artificial Intelligence, gerçekten de bir sonraki büyük devrim galiba. 33 yıllık sektör tecrübesi ve mühendislik eğitimini de eklersek 37 yıldır bilişim teknolojilerinin içinde yaşıyorum. Beni ilk şaşkına çeviren, ya ben bunu anlayamazsam, yakalayamazsam diye kaygılandığım konu İnternet idi. Öyle ya, artık bilginin peşinden gitmeye gerek yoktu. İlim artık Çin’de değildi, internet sayesinde ilim parmaklarımızın ucuna gelmişti.

Yapay Zekâ da bir devrim çünkü kolayca erişebildiğimiz, trilyonlarca gigabyte’lara ulaşmış bilgi yığını artık işleyebileceğimiz, kullanabileceğimiz büyüklüğü geçmiş hatta atıl kalmaya başlamıştı. Yapay Zekâ ile, hele Genel Yapay Zekâ ile artık o bilgileri işlemek, kullanmak, birbiri ile ilişkiler kurup sonuçlar çıkarmak, hipotezleri test etmek çok kolay. Hatta bunun için neredeyse bizlere de ihtiyaç kalmamış olacak. Bizler sadece talep edeceğiz.

İşte bu gelişme çığır açıcı. Tarih boyunca deniz ulaşımı, petrol, maden ve üretim gücü gibi değişik doğal ve geliştirilen kaynaklara en çok hükmeden, gücü de elinde bulunduruyor. O ülkeler dünya jeopolitiğinde öne çıkıyor, zenginleşiyor. Yeni kritik kaynak ise bilgiyi işleme kapasitesi ve gücü olarak tanımlanmış durumda. Bu güce ulaşmak için savaşlar çıkarmaya, ülkeleri zapt etmeye gerek yok, çok çalışmak gerekiyor sadece.

Bilim, yeni bilgiyi üretme, mevcut bilgileri test etme ve yanlışlandığında yeni doğruyu bulmaktır diyebiliriz. Bu süreci doğru ve hızlı işletebilen milletler, batılı devletler uzun zamandır bayrağı taşımaktalar. Hem veri ve bilgi üretiminin hızlanması hem de bilgi saklama ve işleme kapasitesinin artması bu bilimsel çalışmalar sayesinde oldu. Yapay Zekâ yıllardır bilinen bir gerçeklik iken, hayata geçmesi yüksek hacimdeki verilerin işlenebilmesi ve kullanılabilmesi sayesinde hayatımıza girebildi. Bunu da Amerika gerçekleştirdi, peşinden de Çin gelmekte. Ne yüksek miktarda doğalgaz ve petrolü olan Arabistan, İran ve Rusya gibi ülkeler ne de çok kaliteli sanayi malları üretebilen, Almanya, İtalya gibi ülkeler bu yarışta öndeler.

Peki Türkiye olarak bu resmin neresindeyiz?

Batı Yapay Zekâ ile meşgul olurken, biz ülke olarak Yatan Zekâya geçiş yaptık. Eğitim sistemimiz yıllardır iş dünyasının ihtiyaç duyduğu nitelikte mezunlar vermekten uzaktı. Yeni nesil bilgiler, yetenekler ile donatılmadan, sorgulama ve araştırma yetileri körleştirilerek, yani en iyi ezber yapanın en başarılı olduğu sistem ile mezun ediliyor gençlerimiz. Böylece törpülenmiş, örselenmiş, yaralı ve özgüveni dengesiz çoğunluk ile karşılaşan iş dünyası çaresizdi. Görece belli niteliklere sahip adayları, 3-6 ay mesleki ek eğitimlere tabi tutarak iş başı yaptırmak, 1-2 yıl içinde ise verim almak mümkün.

Son yıllarda üç yeni gelişme bu süreci artık iyice içinden çıkılmaz hale soktu:

Yaşanan elim devleti ele geçirme ve darbe teşebbüsü süreci yüzünden, tedbir olarak çalışanın ve başaranın yerine, öncelikle tanıdıklarının ve geçmişinin niteliklerine göre işe yerleştirmeler yapılıyor uzun zamandır. Bu Türkiye gerçeği yüzünden, lise ve üniversite öğrencileri artık yarışmaya, öne çıkmaya gayret etmeyi bıraktılar. Rekabetin olmadığı bu ortam yüzünden ülkeye iyilik yapmak istenirken maalesef daha büyük zarara sebep olunmakta.

Ülkenin maddi başarı alanı olarak sadece yüksek sermaye gücü ve veya kamuya yakınlık sayesinde alınılabilen işler ve gayrimenkul sektörü kalınca, girişimciler ile mevcut endüstri ve sanayi faaliyetlerini yürüten iş dünyası, üretime yatırım yapmak yerine çok temel niteliklerde insan kaynağına ihtiyaç duyan inşaat sektörüne geçiş yaptı. Bu yüzden üniversitelerimizde eğitim öğretim gören milyonlarca genç için iş alanı kalmadı.

Dönüşen dünyada yeni teknolojilere hâkim, İngilizcesi ile doğal iletişim kurarak dünya milletleri ile iş yapabilen niteliklerde verdiğimiz mezun miktarı hızla azaldı ve bu mezunlar da pandemi sonrası uzaktan çalışma imkânı sayesinde, taşınarak veya ülkemizden ayrılmadan yabancı şirketlere çalışmaya başladı.

Tüm bu gerçeklikleri alt alta koyduğumuzda gelişmiş batı dünyası yeni nesillerini, işlerini ve iş yapış şekillerini Yapay Zekâ çağına hazır hale getirir iken, ülkemizde yaşanan ise, çalışmak için bir sebep görmeyen, sadece diploma için gayret gösteren milyonlarca genç nüfus ile, Yatay ve hatta hiç kullanıma geçirilemediği için Yatan Zekâ çağına dönüşmek gibi görünüyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.