SON DAKİKA
Hava Durumu

Planlar, Hedefler, Gerçekler

Yazının Giriş Tarihi: 09.05.2022 17:44
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.05.2022 17:44

Merhaba Sevgili Ekometre okurları,

Bundan sonra düzenli aralıklarla, hızla gelişen dijital dünyanın bizlere, işletmelerimize ve ülkemize etkilerini, katkılarını ve dünya üzerindeki yenilikleri sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

Sormak istediğiniz, yorumlamamı istediğiniz konuları da dört gözle bekliyorum.

 

Çoğumuz plan yapmaktan çekiniriz. Aslında gizliden korkarız planımızı gerçekleştiremezsek diye, kolayı ise hiç plan yapmamaktır. Bir diğer kusur da plan yaparken ayarı tutturamamaktır.  Bill Gates’in çok sevdiğim bir lafı var, ilk duyduğum andan itibaren bana çok faydası oldu.

 

"Çoğu insan bir yılda yapabileceklerini abartır, on yılda yapabileceklerini ise azımsar.”

Ne kadar doğru değil mi? Bir süre sonra da plan yapmayı bırakıveririz, nasıl olsa bir faydası olmuyor diye.  Şahsen ben o yüzden kısa dönemli planları aylık hale, uzun dönemlileri de yıllık ve 5 yıllık hale getirerek çözüyorum. Mesela bu ay en az 150 km koşmalıyım derken, bu yıl en az iki maraton koşmalıyım diye planlar yapıyorum. 2025 e kadar tek seferde en az 1 kere 100 km üstü bir yarışı tamamlamalıyım diye de bir planım var.

 

Evet, planları mevcut durumuma göre ayarlıyorum tabi ki, koşuya ilk başladığımda planlarım böyle değildi, 40 yaşında ilk maratonumu koşmuş olmalıyım demiştim mesela  ve 3-5 km kısa koşularla, haftada 15-20 km koşarken, bir yıl sonra ilk maratonumu 5 saatte koştuktan sonra, hafta 40-50 km koşar hale gelebilmiştim. Şirketler de, ülkeler de aynıdır aslında. Eldeki verilere bakarak, gelecek vakitler için hedefler seçilmelidir. Bu hedefleri koymak, ve gereklerini de yerine getirmek lazım, nasıl ki, 120 kilo ve obez birinin ilk hedefi 10 km koşmak olamaz ise, -ilk önce 5 km yürümek olmalı-  biz de şirketimizin mevcut durumuna bakarak hedefler koymalıyız. Raftan hediye seçer gibi değil, gerçekliğimize uygun  hedefler seçmeliyiz.

 

Bir başka hata da kendi durumunuzu ölçerken içinde olduğumuz iyimserliktir. Zaman içinde daha iyi performans gösteriyor olmamızı başarı olarak görebiliriz. Mutlaka kendimizi sadece kendimizle değil, başkaları ile de kıyaslamak gereklidir. Yani gelişmemizi kendimize göre bir başarı sayabiliriz, ama genel bir başarı olarak duyurmak, anlatabilmek için öncelikle bizimle benzer kategoride diğer firmalara da bakmak gerekir. Mesela bir çok şirket kendisini hep geçen yılın cirosuna ve karlılığına göre ölçerken, sektörel bir karşılaştırmaya pek yanaşmıyor. Aynı sektördeki A şirketi 10 milyon TL cirodan 15 milyona çıkmış, B şirketi de 10 Milyon TL cirodan 20 milyona çıkmış. Acaba çalışan sayısını arttırmadan artışı gerçekleştiren A şirketi mi daha başarılı, yoksa çalışan sayısını ikiye katlayarak daha fazla ciro yapan B şirketi mi?

 

Bizim yazılım sektöründe yıllık ciroları aynen milli gelir ölçer gibi kişi başı olarak ölçen pek firma tanımıyorum. Ben de üç dört yıl önce farkına vardım, sektördeki güvendiğim, başarılarını takip ettiğim bir yakın bir dostumun ağzından da duyunca, ne kadar da geç kalmışız dedim, Başarsoft 20 yaşına girmişti biz kişi başı dolar cirosuna bakmaya başladığımızda! Önceden hep bir önceki yıla bakıyorduk. Bir yandan da sektördeki diğer firmaların rakamlarına.  Kişi başı ciroya bakmaya başladığımızda gerçekten kendi içimizdeki durumu ya da  ilerlemeyi görebilmeye başladık. Bir de sektörün kişi başı cirosuna bakarak durumumuza bakmaya, hatta global pazardaki kişi başı ciro indekslerine bakarak daha da doğru bir cetvel kullanmaya başladığımızı söyleyebilirim.

 

Ülkeler de böyle değil midir? Almanya yüzde 2 büyüdü, biz yüzde 6 büyüdük diyen bir bürokrata sormak istiyorum, Almanya zaten 3,800 milyar dolar GSMH ya sahip, biz ise 720 milyar dolardayız, nüfuslarımız da hemen hemen aynı, e bu durumda kim daha çok büyümüş ?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.