SON DAKİKA

#Konkordato

Ekometre - Konkordato haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Konkordato haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Atış Yapı'dan konkordato Haber

Atış Yapı'dan konkordato

Şirket, 20 yılı aşkın süredir sektördeki faaliyetleriyle on binlerce kişiye istihdam sağladığını ve hem şehir hem de ülke ekonomisine değer kattığının altını çizdi. Yapılan Açıklamada, bugüne kadar milyarlarca liralık yatırımı hayata geçiren ve 3 binden fazla firmaya iş imkânı sunan Atış Yapı’nın tüm mali yükümlülüklerini zamanında yerine getirdiği belirtildi. Şirketin, sadece yurtiçinde değil, yurtdışında da faaliyet göstererek Türkiye’ye 30’dan fazla ülkeden yatırımcı kazandırdığı ve 75 milyon dolarlık yabancı yatırım yönettiği bildirildi. Ayrıca Atış Yapı, Türkiye’nin en büyük üç gayrimenkul yatırım fonundan birine sahip olduğunu da duyurdu. Dünyada ve Türkiye’de yaşanan ekonomik dalgalanmaların gayrimenkul sektörünü de etkilediğine dikkat çekilen açıklamada, şirketin konkordato sürecine girmesinin temel amacının, üretim faaliyetlerini sürdürmek ve mali yapısını yeniden yapılandırarak daha sağlıklı bir zemine oturtmak olduğu ifade edildi. Şirketten yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: Tüm tedarikçi, müşteri ve yatırımcı ilişkileri şeffaflık ve dürüstlük ilkesiyle sürdürülecek. Yasal çerçevede tüm yükümlülükler yeniden yapılandırılacak. Süreç boyunca düzenli iletişim sağlanacak. Hiçbir hak sahibi mağdur edilmeyecek. Atış Yapı, konkordato sürecini geçici mühlet içinde başarıyla tamamlamayı hedeflediklerini belirterek, “Tedarikçilerimizden ve tüm paydaşlarımızdan bizlere olan inançlarını ve desteklerini sürdürmelerini bekliyoruz” mesajını verdi. Açıklamada, şirketin şeffaf iş modeli ve güçlü duruşuyla Türkiye ekonomisine katkı sunmaya devam edeceği vurgulandı. Şirketten yapılan açıklama Kamuoyuna Duyurumuzdur Son günlerde şirketimiz hakkında kamuoyunda oluşan algı ve itibarsızlaştırma söylemleri üzerine aşağıdaki açıklamayı yapma gereği doğmuştur. İnşaat sektörünün yüzde yüz yerli sermayeli lider markalarından biri olarak 20 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren Atış Yapı, bugüne kadar doğrudan ve dolaylı olarak 10 binlerce kişiye istihdam sağlamış; geliştirdiği projelerle hem şehir hem de ülke ekonomisine değer katan güçlü ve köklü bir yapıya sahiptir. Milyarlarca liralık yatırımı hayata geçiren şirketimiz, tüm bankacılık işlemlerini bugüne kadar zamanında ve eksiksiz şekilde gerçekleştirmiş; tüm tedarikçilerinin, personel ve müşterilerinin taleplerini eksiksiz karşılamıştır. Bu süreçte 3.000’den fazla firmaya iş imkânı sunmuştur. Finansal geçmişimizdeki istikrar, disiplinli yönetim anlayışımızla birleşerek Atış Yapı’yı gayrimenkul ve yatırım dünyasında güvenle anılan bir marka haline getirmiştir. Yalnızca yurtiçinde değil, yurtdışı faaliyetlerimizle de Türkiye’ye değer katmayı sürdürüyoruz. 30’dan fazla ülkeden yatırımcıyı ülkemize kazandırarak, bugün 75 milyon dolarlık yabancı yatırımı yönetmekteyiz. Aynı zamanda Türkiye’nin en büyük üç gayrimenkul yatırım fonundan birine sahip olarak, geliştirdiğimiz yenilikçi finansal modellerle ekonomiye sürdürülebilir katkı sunmaya devam ediyoruz. Son dönemde dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik ve finansal süreçlerden kaynaklanan olumsuzluklar, tüm alanlarda olduğu gibi gayrimenkul sektöründe de dalgalanmalara sebep olmuştur. Atış Şirketler Grubu’nun inşaat alanındaki markası Atış Yapı olarak, kurulduğumuz günden bu yana benimsediğimiz ilkelerimiz doğrultusunda; yatırımcılarımız, müşterilerimiz ve paydaşlarımıza daha güvenle hizmet verebilmek adına, konkordato sürecine girmiş bulunmaktayız. Bu süreç; üretim faaliyetlerimizin devamlılığını sağlamak, tüm ticari yükümlülüklerimizi yeniden yapılandırarak daha sağlıklı bir finansal yapıya ulaşmak ve siz değerli müşterilerimizle, yatırımcı ve paydaşlarımızla olan stratejik iş birliklerimizi sürdürülebilir kılmak amacıyla başlatılmıştır. Şirketimiz, mali ve operasyonel açıdan yürüttüğü kapsamlı yeniden yapılanma çalışmalarıyla, konkordato sürecini geçici mühlet süresi içinde başarıyla tamamlayarak faaliyetlerine daha sağlam temeller üzerinde devam etmeyi amaçlamaktadır. Söz konusu süreçte; • Tüm tedarikçi, müşteri ve yatırımcı, ilişkilerimizin şeffaflık ve dürüstlük ilkeleri çerçevesinde sürdürüleceğini, • Yasal çerçevede yükümlülüklerimizin yeniden yapılandırılacağını, • Süreç boyunca düzenli ve açık iletişim kurulacağını • Hiçbir hak sahibinin mağduriyet yaşamayacağını önemle bildiririz. Bu süreçte; yatırımcılarımızın, müşterilerimizin ve iş ortaklarımızın bize duyduğu güvenin ne denli kıymetli olduğunu biliyor, bu güveni her zaman temel önceliğimiz olarak görüyoruz. Tedarikçilerimizden ve tüm paydaşlarımızdan bu süreçte bizlere olan inancını ve desteklerini sürdürmelerini bekliyoruz. Atış Yapı, geçmişte olduğu gibi bugün ve gelecekte de sağlam projeleri, şeffaf iş modeli ve güçlü duruşuyla şehrimize ve Türkiye ekonomisine katkı sunmayı sürdürecek ve yoluna emin adımlarla devam edecektir.

Satılık fabrika sayısı yükseliyor Haber

Satılık fabrika sayısı yükseliyor

Mayıs ayının ilk 10 gününde yalnızca İstanbul’da 24 fabrika emlak ofisleri aracılığıyla satışa sunuldu. Satılık fabrikalar artıyor Sahibinden.com verilerine göre, İstanbul’da ikinci el satışta olan fabrika sayısı 257’ye ulaştı. Bu sayıya mayısın ilk 10 gününde eklenen fabrika sayısı ise 24. İlanlara göre, Tuzla Deri Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan 4. bin 500 metrekare kapalı, 2.131 metrekare açık alana sahip, 26 yıllık üretim tesisi 185 milyon TL’ye satışa çıkarıldı. Avcılar’da ise 30 yaşındaki, toplamda 14 bin 750 metrekare alana sahip bir fabrika 425 milyon TL’ye müşteri bekliyor. İlanlardaki fabrikaların bazıları organize sanayi bölgelerinde, bazıları ise müstakil arsalar üzerinde veya yerleşim alanlarının içinde yer alıyor. Şevval Aydoğan'a konuşan Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu ise sanayicinin sıkıntısını şöyle özetledi:  “Maliyetlerimiz çok arttı. Bunu ihracat fiyatlarına yansıtamıyoruz. Kur baskısı da sürüyor. Fabrikamı kapatıyorum diyen olmadı ama herkes zorluklarını anlatıyor. Yeni yatırım şu ortamda mümkün değil.” Konkordato Takip platformuna göre, sadece nisan ayında 444 şirket koruma talebinde bulundu, bunların 10’u iflas etti. Geçen yılın aynı ayında bu sayı 214’tü. 2024’ün ilk dört ayında konkordato başvurusunda bulunan şirket sayısı ise toplam 1727’ye ulaştı.

Konkordatolar yılın ilk çeyreğinde rekor kırdı Haber

Konkordatolar yılın ilk çeyreğinde rekor kırdı

Mahkemelerce verilen konkordato geçici mühlet kararı sayısı yılın ilk çeyreğinde geçen yıla göre yüzde 172 artarak 583’e ulaştı. En riskli sektörler ise tekstil, inşaat ve metal ürün imalatı oldu. Reel sektörün üzerine kabus gibi çöken konkordatolar hız kesmeden devam ediyor. Konkordatotakip.com sitesinin Basın İlan Kurumu’ndan derlediği bilgilere göre, mart ayında mahkemeler tarafından geçici mühlet kararı verilen dosya sayısı 189 oldu. Ocak ayında konkordato geçici mühlet kararı verilen dosya sayısı 231, şubat ayında ise 163 olmuştu. Böylece yılın ilk çeyreğinde konkordato başvurusu kabul edilen dosya sayısı 583’e ulaşırken geçen yılın ilk çeyreğine göre artış oranı da yüzde 172 olarak gerçekleşti. Geçen yıl konkordato başvurularında rekor gelmiş, 1723 adet dosya için geçici mühlet kararı verilerek 2018’den bu yana en yüksek seviye görülmüştü. 18 dosya için iflas kararı Mart ayına ilişkin konkordato ilanlarının genel görünümüne bakıldığında, geçen ay kesin mühlet kararı verilen dosya sayısı 122 olurken; yılın ilk çeyreğindeki toplam kesin mühlet kararı verilen dosya sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 264 oranında artarak 390’a çıktı. Konkordatonun reddi kararı verilen dosya sayısı ise geçen ay 79 oldu, yılın ilk 3 ayında da konkordato reddi verilen dosya sayısı 246’ya ulaştı. Mahkemeler geçen ay 18 dosya için iflas kararı verirken, yılın tamamında iflas kararı verilen dosya sayısı 43 oldu. Mart ayında 6 dosya için tasdik kararı verilirken, ilk 3 ayda 21 dosya için tasdik kararı ilan edildi. Ancak konkordato sonuçlanma sürelerine göre konkordato ret kararı ortalama süresi 469 gün, konkordato iflas kararı ortalama süresi 418 gün, konkordato tasdik kararı ortalama süresi ise 698 gün. Yani özellikle iflas ve tasdik alan dosyaların ortalama 2 yıl önce konkordato sürecine başladığını söylemek mümkün. Konkordato müessesine yönelik iş dünyasından gelen en büyük eleştirilerden biri de bu süreçlerin çok uzun olması. Özellikle tasdik kararının 2 yıl sonra çıkması, konkordato alan firmadan alacağı olanlar için büyük sıkıntı yarattığı belirtiliyor. En riskli sektör tekstil Merve Yiğitcan'ın ahberine göre, yılın ilk 3 ayında en fazla konkordato geçici mühlet kararı verilen dosya sayısı 39 adet ile tekstil sektöründe oldu. Son yıllarda finansman sorunlarının ve baskılanan kur politikasının sonuçlarını en ağır hisseden sektörlerden olan tekstilin zirveye çıkması şaşırtmazken, buna ayakkabı, halı, iplik imalat ve satışı da eklendiğinde sayı 49’a çıkıyor. Tekstil sektöründen sonra en riskli ikinci sektör, 27 konkordato geçici mühlet kararı ile inşaat olurken, üçüncü sırada 22 dosya ile metal ürün imalatı, dördüncü sırada 21 dosya ile plastik, beşinci sırada ise 19 dosya ile mobilya yer aldı. Köklü firmalar da çıkmazda Geçen ay en dikkat çeken konkordato başvurusu Akın Tekstil’inki olmuştu. Borsaya açık olan Türkiye’nin köklü tekstil firmalarından Akın Tekstil, azınlık pay sahiplerinin şirket aleyhine açtığı davalar neticesinde, şirketin finansman kaynaklarına erişiminin zorlaşarak bankalar nezdindeki imajının zarar gördüğünü ve işletme sermayesine erişiminin imkânsız hale geldiğini belirterek mahkemeye başvurmuş ve şirket hakkında 18 Mart’ta geçici mühlet kararı verilmişti. Yine geçen ay İnegöllü 38 yıllık mobilya firması Gökkaya Koltuk Mobilya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi konkordatoya başvurmuştu. Mahkeme, şirketin patronu Hacı Mehmet Gökkaya’ya ve Gökkaya’nın sahibi olduğu Polox Furniture ve HMG Furniture şirketlerine 3 ay süreyle geçici mühlet kararı vermişti. Batik markasını bünyesinde bulunduran perakende şirketi MyGlobe da geçen ay konkordato alan fi rmalardan biri olmuştu.

2025 yılı rekor konkordatolar ile başladı Haber

2025 yılı rekor konkordatolar ile başladı

Ocak ayında 231 adet dosya için konkordato geçici mühlet kararı verilirken, konkordato başvurularında aylık bazda rekor kırıldı. Ocakta en fazla konkordato başvurusu tekstil ve plastik sektörlerinden geldi. Finansman sorunlarının fitilini ateşlediği, piyasadaki durgunluğun ise körüklediği konkordatolar yeni yılda da artarak devam ediyor. Konkordatotakip.com’un Basın İlan Kurumu’ndan derlediği bilgilere göre, yılın ilk ayında mahkemelerce konkordato geçici mühlet kararı verilen dosya sayısı 231 oldu. Böylece Aralık 2024’te 219 adet geçici mühlet kararı ile kırılan aylık bazda konkordato başvurusu rekoru, Ocak 2025’te geçilmiş oldu. Ayrıca geçen ay, kesin mühlet kararı verilen dosya sayısı da 165 adet olurken, konkordatonun reddi kararı verilen dosya sayısı 77 olarak kayıtlara geçti. Merve Yiğitcan'ın haberine göre, geçen ay 21 dosya için iflas kararı verilirken, konkordato tasdik kararı verilen dosya sayısı ise 10 adet oldu. Hatırlanacağı üzere, konkordatolar geçen yıl adeta fırtına gibi esmiş ve 1724 adet konkordato geçici mühlet kararı ile bu alanda yıllık rekor kırılmıştı. Geçen ayın en riskli sektörlerine bakıldığında, 2024’te en fazla konkordato başvurusu yapılan tekstil sektörünün yine ilk sırada yer aldığı görüldü. Tekstil sektöründe Ocak 2025’te 16 adet dosya için geçici mühlet kararı verilirken, plastik sektörü 15 adet konkordato geçici mühlet kararı ile ikinci sırada yer alarak dikkat çekti. Mobilya sektörü 8 adet konkordato başvurusu ile üçüncü sırada yer alırken, dördüncü sıraya 7 adet konkordato geçici mühlet kararı ile sebze meyve toptancıları oturdu. Domino etkisi riski artıyor Konkordatolardaki artış seyri piyasa aktörlerini tedirgin ederken, mali yapısı bozulan firmaların konkordato başvuruları kadar, konkordato müessesesinin suiistimal edildiğine yönelik endişeler de artıyor. Reel sektör temsilcileri, konkordato geçici mühlet kararı ile koruma kalkanı altına giren firmaların alacaklılarını da zor duruma soktuğuna dikkat çekerken, konkordato ilan eden şirketlerin piyasaya olan borçlarına ilişkin bir düzenleme gerektiğine, aksi halde konkordato başvurularının domino etkisi yaratma ihtimalinin arttığı uyarısında bulunuyor. Ya konkordato ya halka arz Konkordatolarla en kritik tartışmalar ise borsaya yönelik olanlar. Geçen yılın ağustos ayında borsada işlem gören Mega Polietilen, alacaklıları tarafından başlatılan haciz işlemleri sebebiyle üretiminin aksamaması için konkordato başvurusunda bulunmuştu. Son olarak da ünlü gıda firması Pakun, Ekim 2024’te SPK’ya halka arz başvurusunda bulunmuş, ancak bu yılın ocak ayında mahkemeye başvurarak konkordato geçici mühlet kararı almıştı. Bu durum yatırımcılar nezdinde halka arzların güvenilirliğinin sorgulanmasına neden olurken, konkordato müessesine ilişkin suiistimal iddialarını da güçlendiriyor. Köklü firmaların konkordatoları dikkat çekiyor Geçen ayın en dikkat çekici konkordatosu Pakun’un başvurusu olurken, 45 yıldan bu yana tekstil sektöründe faaliyetlerini sürdüren Asya Örme de mali yapısındaki bozulma nedeniyle geçen ay konkordato ilan etti. Yine geçen ay konkordato ilan eden şirketlerden biri de Nova Plaza Hotels’in sahibi Hotelistan Turizm Otelcilik Bilgi İşlem Ve Ticaret Limited Şirketi oldu. Artan operasyonel maliyetler nedeniyle geçen ekim ayında küçülmeye giden ve 7 otelinden 3’ünü kapatan Nova Plaza Hotels’in başvurusunu değerlendiren mahkeme 3 aylık geçici mühlet kararı verdi. Kuruyemiş sektöründen uzun yıllardır faaliyetlerde bulunan Aydın merkezli Onel Tarım da, yaşadığı ekonomik sıkıntılar nedeniyle geçen ay konkordato talebinde bulunarak, 3 aylık geçici mühlet kararı aldı. Öte yandan Şubat ayının ilk gününde ise KFC ve Pizza Hut markalarının da temsilciliğini yapan İş Holding’in tüm şirketleriyle konkordato başvurusu yapması gündeme damgasını vurdu. İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından İş Holding AŞ, İş Gıda Sanayi AŞ, İşhway Gıda Dağıtım AŞ’ye 3 aylık geçici mühlet kararı verilirken, grup şirketlerinden Peyman Kuruyemiş’in başvurusu şirket merkezi Eskişehir’de olduğu için reddedildi.

Konkordato sayısı yılın ilk beş ayında 500’e dayandı Haber

Konkordato sayısı yılın ilk beş ayında 500’e dayandı

Yılın ilk 5 ayında konkordato geçici mühlet kararı verilen dosya sayısı 491, kesin mühlet kararı verilen dosya sayısı ise 202 oldu. Konkordato sayısı yılın ilk beş ayında 500’e dayanırken, kararların mahkemelerde yeterli teknik inceleme yapılmadan aceleyle alındığı iddia ediliyor. Alacaklıların mağdur olmasından yakınan İş dünyasının bir endişesi de konkordatoların zincirleme etki yaratması. Finansman ve talep koşullarının bozulduğu bir dönemden geçen iş dünyasının yeni korkusu konkordatolar oldu. Yılbaşından bu yana 491 şirket için konkordato kararı alınırken, firmalar arasında güven erozyonu yaşanıyor. Vadeli mal satmak konusunda kılı kırk yarmaya başlayan firmalar, bu dönemi ‘daha az iş, daha az müşteri’ diyerek atlatmaya çalışıyor. Konkordatoların zincirleme etkisinden endişe eden iş dünyası, kararların etkin inceleme yapılmadan aceleyle alınmasından yakınıyor.         Konkordatotakip.com sitesinin Basın İlan Kurumu verilerinden derlediği bilgilere göre, yılın ilk 5 ayında konkordato geçici mühlet kararı verilen dosya sayısı 491, kesin mühlet kararı verilen dosya sayısı ise 202 oldu. 2020 yılının tamamında 419, 2021 yılında 454, 2022 yılında ise 404 konkordato başvurusunun kabul edildiği göz önüne alındığında ilk 5 aydaki başvurular bahsi geçen dönemleri şimdiden geride bıraktı. Geçen yılın tamamında ise 519 konkordato kararı alınırken, bu senenin sonunda sayının 1000’e ulaşmasından endişe ediliyor. Tekstil ilk sırada, inşaat ikinci Ekonomim gazetesinin haberine göre, aynı zamanda ilk 5 ayda konkordato başvurusu reddedilen dosya sayısı 233 olurken, 44 şirket için de iflas kararı verildi. Geçen yılın tamamında iflas kararı verilen dosya sayısı ise 65’ti. Öte yandan konkordatoların dağılımına bakıldığında, tekstil 35 konkordato kararı ile en riskli sektör olarak dikkat çekerken, tekstil ve konfeksiyonda toplam konkordato sayısı 48’e ulaşıyor. İkinci sırada 27 konkordato ile inşaat gelirken, mobilya sektörü de 19 konkordato ile dikkat çekiyor.       Hızlı konkordato şüphe yaratıyor Finansman koşullarındaki bozulma ve işin sürdürülebilirliğine ilişkin endişelerin tırmanmasına yol açan konkordato başvuruları iş dünyasının da son dönemde en sıcak gündemlerinden biri. EKONOMİ’ye konuşan iş dünyası temsilcileri, mahkemelerin nitelikli teknik inceleme yapmadan hızlı bir şekilde konkordato kararı almasından şikayetçi. Zira konkordato kararı alan şirketler borçlularına karşı korunurken, alacaklılar için herhangi bir önlem yok. 700 güne çıkan tasdik kararlarının ciddi mağduriyet yarattığını belirten iş dünyası temsilcileri, konkordato yolu ile suistimallerin önüne geçilmesi için daha etkin inceleme süreci talep ediyor. İş dünyasında genel kanı konkordatoların zincirleme etkisinin daha ağır bedellere neden olabileceği yönünde.         Fayat: Piyasada güven sorunu yaşanıyor TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sanayi Meclis Başkanı Şeref Fayat, hazır giyim sektörünün hem ihracatta fiyat tutturamama hem de iç piyasada finansman maliyetleri ve uzun vadelerle boğuşmak zorunda kaldığını söylerken, “Haliyle nakit akışında büyük zorluklar yaşanıyor. 1 yıl vade isteyen firmalar olduğunu duyuyoruz. Ancak sektörde son dönemde yaşanan sıkışıklık istemeden de olsa bazı olumsuz sonuçlar doğurmakta, bu da sektörde güven kaybına sebep olmaktadır. Genel itibarıyla piyasa vadeleriyle işleyen süreç, bu vadelerin de kısaltılması hatta peşin ödeme talep edilmesiyle daha da zorlaşıyor ve üretim süreçleri değer zincirini kaybediyor maalesef” diye konuştu.        Önel: Malın depoda beklemesi daha güvenli İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel, enflasyonla mücadelenin sonucu olarak finansmana erişimde yaşanan zorlukların ve yavaşlayan talebin KOBİ’lerin içinden çıkılmaz bir duruma soktuğunu söylerken, birçok işletmenin tasfiye ya da konkordato ile mühlet kazanmaya çalıştığına dikkat çekti. Son çeyrekte konkordatoların daha da hızlanmasının beklendiğini vurgulayan Önel, piyasanın buna önlem olarak yılbaşından bu yana ‘daha az iş, daha az müşteri’ tutumunu takındığını dile getirdi. Önel, “Kimse alacağını riske etmek istemiyor, temkinli davranıyor. Alacağınızı alamama riskine karşı malınızın depoda kalması daha güvenli” ifadelerini kullandı. Maliyeti 2-7 milyon tl arasında değişiyor Konkordato süreçlerinde son yaşanan gelişmeleri, konkordato komiserliği ve konkordato avukatlığı da yapan İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Türkay Özdemir ile konuştuk. Konkordato kararı alınan dosya sayısı kadar ret verilen dosya sayısında da artış olduğunu belirten Özdemir, “Eskiden toplam başvuruların yüzde 70-80’i için geçici mühlet kararı verilirken, bu oranın yüzde 50’lere düştüğünü görüyoruz” dedi. Konkordatoyu kötüye kullananların da olabileceğine işaret eden Özdemir, “Ancak kötüye kullanmak için de para gerekiyor. Şirketin büyüklüğüne göre değişmekle beraber bir konkordato sürecinin toplam maliyeti 2 milyon TL ile 7 milyon TL arasında değişiyor” dedi. Konkordato projelerinde şirketin marka değerinin gereğinden yüksek gösterildiğini, bunun da yanıltıcı olabildiğini vurgulayan Özdemir, “Konkordato projelerinde marka değeri ‘işler iyi giderse’ ihtimaline göre hesaplanıyor. Mahkemede de hakim bu marka değeri ile şirketin kendini kurtarabileceğine kanaat getirebiliyor. Bu nedenle konkordato değerlendirme sürecinde şirketin marka değerinin etkisi düşük olmalı; demirbaş, duran varlıklar ve stoklar dikkate alınmalı” ifadelerini kullandı.       8 bini aşkın şirket daha ‘tasfiye’ dedi     Konkordatolar kadar şirket kapanış ve tasfiyeleri de yılbaşından bu yana sert yükseldi. TOBB’un açıkladığı Kurulan ve Kapanan Şirket İstatistikleri’ne göre, Ocak-Nisan döneminde kapanan şirket sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27,4 artarak 7 bin 158’e çıktı. Buna karşın ilgili dönemde kurulan şirket sayısı, bir önceki yıla göre yüzde 18,6 azalarak 35 bin 998 oldu. Yani kurulan her 5 şirkete karşın 1 şirket kepenk indirdi. Yanı sıra yılın 4 ayında tasfiye kararı alan şirket sayısı da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 artarak 8 bin 485’e çıktı       Çekte karşılıksız oranı artıyor      Krediye erişimi zayıflayan piyasada dolaşımı artan çeklerde de durum daha iyiye gitmiyor. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi verilerine göre, ocak-nisan döneminde bankalara ibraz edilen çek tutarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9 artarken, bankalara ibrazı sırasında karşılıksız çıkan çek adedi aynı dönemde yüzde 95 artarak 75 bine çıktı. İlk 4 ayda bankalara ibraz edilen çek tutarı ise yüzde 90 artışla 2,2 trilyon TL olurken, aynı dönemde karşılıksız işlemi yapılan çeklerin tutarı yüzde 293 artarak 43 milyar TL’ye ulaştı. Ocak-nisan döneminde karşılıksız işlemi yapılan çeklerin bankalara ibraz edilen çeklere oranı ise tutar bazında olarak yüzde 2’ye, adet bazında da yüzde 1,3’e çıktı.

Konkordato talep eden şirket sayısı arttı Haber

Konkordato talep eden şirket sayısı arttı

Mayıs ayının ilk iki haftasında 114 dosya hakkında konkordato için ilk başvuru anlamına gelen ‘geçici mühlet’ kararı verildi. Konkordato talep eden sektörlerin başında inşaat, tekstil ve akaryakıt istasyonları geldi. Sıkı para politikasının uygulanmaya başlamasıyla kapatılan kredi muslukları şirketleri zor duruma düşürdü. Son dönemde finansa erişim sorununun yanına eklenen yüksek faiz nedeniyle maliyet artışı birçok sektörü vurdu. Borçlarını ödeyemeyen şirketler, konkordato yoluna gitmeye başladı. Havva Gümüşyaka'nın haberine göre nisan ayının tamamında 105 firma hakkında geçici mühlet kararı verilirken mayıs ayının ilk iki haftasında 114 dosya hakkında konkordato için ilk başvuru anlamına gelen geçici mühlet kararı verildi. Geçen yılın tamamında 519 dosya hakkında geçici mühlet kararı verilirken 1 Ocak-17 Mayıs arasında toplamda 433 şirket hakkında işlem yapıldı.  İflas ertelemenin kaldırıldığı 2018 yılında konkordato geçici mühlet kararı sayısı 1384 iken, 2019’da 1391, 2020’de 419, 2021’de 451, 2022 yılında ise 404 oldu. 3 aylık geçici mühlet sonrasında şartların olumlu olması halinde 12 aylık “kesin mühlet” kararı veriliyor. Nisan ayının tamamında 29 firma hakkında kesin mühlet kararı verilirken mayısın iki haftasında 32 firma hakkında kesin mühlet kararı verildi. 1 Ocak-17 Mayıs arasında kesin mühlet kararı verilen firma sayısı 168 oldu. 2023 yılının tamamında ise bu rakam 352 olarak gerçekleşti. 3 sektör tehlikede Ayrıca mayısın ilk iki haftasında 6 firma için iflas kararı verilirken 1 Ocak-17 Mayıs arasında 41 dosya hakkında iflas kararı verildi. 2023’ün tamamında 65 dosya için iflas kararı verilmişti. İflasa karşı konkordato talep eden sektörlerin başında inşaat, tekstil ve akaryakıt istasyonları geldi.  2018 yılından bugüne kesin mühlet kararı alan 391 inşaat firması, 201 tekstil firması ve 72 akaryakıt istasyonu bulunuyor. Mobilya, gıda, otelcilik, tarım ile metal ürün imalatı sektörlerinden firmalarda da konkordato başvurularında artış yaşandı. Karşılıksız çekler arttı Piyasalardaki finansman sorununun ödeme dengesini bozması karşılıksız çeklerde de tıkanıklığa neden oldu. Ocak-Mart döneminde 48 bin 672 çek karşılıksız çıktı. Bu sayı geçen yılın aynı döneminde 30 bin 154’tü. Karşılıksız çeklerin sayısı geçen yılın ilk üç ayına göre yüzde 61,4 artış gösterdi. Karşılıksız çek tutarı ise aynı dönemde 8,5 milyar TL’den 27,9 milyar TL’ye çıktı.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Ekometre En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.