SON DAKİKA
Hava Durumu

TCMB PPK toplantı özeti açıklandı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde, "Enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir." ifadesine yer verildi.

Haber Giriş Tarihi: 28.09.2023 14:38
Haber Güncellenme Tarihi: 28.09.2023 14:38
Kaynak: Ekometre
TCMB PPK toplantı özeti açıklandı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde detaylar şöyle sıralandı; 

"Küresel enflasyon yakın dönemde gerileme gösterirken, halen uzun dönem ortalamalarının ve merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyretmektedir. Ağustos ayında tüketici enflasyonu, enerji fiyatları kaynaklı olarak birçok ekonomide sınırlı artış kaydederken, çekirdek enflasyon Çin ve Rusya gibi istisnalar dışında gerilemeye devam etmiştir. Bir önceki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı dönemine göre tüketici enflasyonu gelişmiş ülkelerde yüzde 4,08 düzeyinden yüzde 4,27 seviyesine, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 5,84 düzeyinden yüzde 6,48 düzeyine yükselmiştir. Son 10 yıllık dönemde ise ortalama enflasyon gelişmiş ekonomilerde yüzde 2,2 ve gelişmekte olan ekonomilerde yüzde 5,6 seviyesinde gerçekleşmiştir. Enflasyon, gelişmiş ülkelerde yüzde 2; gelişmekte olan ülkelerde ise ortalama yüzde 3,5 olan hedef oranların üzerinde seyretmeye devam etmektedir.

Enflasyon beklentisi sırasıyla yüzde 3,5 ve yüzde 4,3 seviyesinde

2023 yılı son çeyrek ortalama yıllık enflasyonun gelişmiş ekonomilerde yüzde 3,2, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 6,5 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir. Bir önceki PPK dönemine göre çekirdek enflasyon gelişmiş ülkelerde yüzde 4,74’ten yüzde 4,57’ye gerilerken, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 6,03’ten yüzde 6,57’e yükselmiştir. ABD ve Euro Bölgesinde 2023 yılı son çeyrek ortalama yıllık enflasyon beklentisi sırasıyla yüzde 3,1 ve yüzde 3,3 iken; çekirdek enflasyon beklentisi sırasıyla yüzde 3,5 ve yüzde 4,3 seviyesindedir.

Emtia fiyat endeksi son on yılın ortalamasının yüzde 14,8 üzerindedir

Emtia fiyatları son dönemde başta petrol fiyatları olmak üzere enerji emtia fiyatları kaynaklı yükselmeye devam etmektedir. Emtia Fiyat Endeksinin mevcut seviyesi son on yılın ortalamasının yüzde 31,8 üzerindedir. Endeks geçen yıl ulaştığı en yüksek seviyeye göre yüzde 25,5 gerilemiştir. Benzer şekilde geçen yıl ulaştığı tepe noktasına göre yüzde 12,3 gerileme kaydeden Tarımsal Emtia Fiyat Endeksi son on yılın ortalamasının yüzde 14,8 üzerindedir. Bu durum, gıdanın tüketici sepeti içerisindeki yüksek payı nedeniyle enflasyon üzerinde halen etkili olmaktadır.

Bu toplantıların 100 tanesinde politika faizleri artırılmıştır

Çekirdek enflasyonun ve enflasyon beklentilerinin yüksek seviyeleri küresel enflasyonun bir süre daha merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyretmeye devam edeceğini ima etmektedir. Bu nedenle, dünyanın birçok ülkesinde merkez bankalarının politika faizlerini parasal duruşun sıkılığını koruyacak düzeylerde tutmayı sürdürmeleri beklenmektedir. Takip edilen 12 gelişmiş ülke merkez bankası son 19 ayda toplamda 145 toplantı yapmış, bu toplantıların 100 tanesinde politika faizleri artırılmıştır. 

Kredi koşullarında sıkılaştırma

Aynı dönemde takip edilen 15 gelişmekte olan ülke merkez bankası toplamda 213 toplantı yapmış, bu toplantıların 101 tanesinde politika faizleri artırılmıştır. Uygulanan para politikasının sonuçları finansal koşullara da yansımaya başlamış ve merkez bankalarının finansman ve kredi koşullarındaki sıkılaşmaya yönelik vurguları güçlenmiştir. Bununla birlikte, tüketici enflasyonunda meydana gelen düşüş ile daha önce faiz indirim süreçlerine başlayan Brezilya ve Şili merkez bankalarının ardından Polonya ve Peru merkez bankaları da Eylül ayında politika faizlerinde indirime gitmişlerdir. Buna karşın, enflasyonun yüksek seviyeleri ve merkez bankalarının politika iletişimleri göz önüne alındığında, söz konusu ekonomilerde parasal sıkılığın devam edeceği beklenmektedir.

PMI verisi 1,6 puan azalmış ve 51,1 seviyesinde gerçeklemiştir

Küresel büyüme görünümündeki yatay seyre rağmen, görece güçlü talep ve işgücü piyasalarındaki sıkılık devam etmektedir. Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarıyla ağırlıklandırılan küresel büyüme endeksi bir önceki PPK toplantısı dönemine kıyasla yatay seyretmiştir. Endeksin 2023 yılı için tahmin edilen büyüme oranı ocak ayındaki dip seviyenin yaklaşık 0,4 puan üzerinde yüzde 1,7 düzeyindedir. Bununla birlikte, söz konusu endeksin 2022 yılındaki yüzde 3,5 olan büyüme oranı göz önüne alındığında, Türkiye’nin dış talep görünümünde yıllık bazda kayda değer bir yavaşlama gözlenmektedir. Küresel Satınalma Yöneticileri Endeksi (Purchasing Managers' Index- PMI) verilerinde haziran ve temmuz ayında yaşanan düşüş eğilimi ağustos ayında da devam etmiştir. Ağustos ayında küresel imalat sanayi PMI verisi bir önceki aya göre 0,4 puan yükselerek 49 puan olurken, küresel hizmetler PMI verisi 1,6 puan azalmış ve 51,1 seviyesinde gerçeklemiştir. Böylece, küresel bileşik PMI göstergesi ağustos ayında bir önceki aya kıyasla 1 puan gerilemiş ve 50,6 olmuştur.

Yavaşlama devam edecek

Gelişmiş ülkelerin PMI verilerindeki bozulma Japonya hariç ağustos ayında da devam etmiştir. Türkiye’nin önemli ticaret ortaklarından Euro Bölgesine ait bileşik PMI göstergesi ağustos ayında 1,9 puan azalarak 46,7 olmuştur. İmalat sektörü PMI göstergesi ağustos ayında 0,8 puan yükselmesine rağmen 43,5 olan düzeyi ile 2020 yılının haziran ayından beri en düşük seviyelerinden birine ulaşmıştır. Özellikle hizmetler PMI göstergesi ağustos ayında da gerilemeye devam etmiş ve 2,9 puan azalarak 47,9 düzeyi ile eşik değerinin altına inmiştir. Bu durum Euro Bölgesinde iktisadi faaliyette gözlenen yavaşlamanın yılın ikinci yarısında da devam edeceğine işaret etmektedir.

SON AYLARDA GÜÇ KAYBETTİ

Gelişmekte olan ülkelerin imalat sanayi PMI verisi ağustos ayında bir önceki aya göre 1,2 puan artarak 51,4 olurken hizmetler PMI verisi 1,5 puan gerilemiş ve 53,1 düzeyinde gerçekleşmiştir. Çin ekonomisinde bileşik PMI göstergesi ağustos ayında da gerileme eğilimini sürdürerek 0,2 puan düşmüş ve 51,7 olmuştur. İmalat sektörü PMI verisi 1,8 puan artarak 51 düzeyi ile eşik değerinin üstüne çıkarken hizmetler PMI verisi 2,4 puan azalmış ve 51,8 olarak gerçekleşmiştir. Bu gelişmeler yılın ilk yarısında küresel iktisadi faaliyetin önemli bir itici gücü olan hizmetler sektörünün son aylarda güç kaybettiğini göstermektedir.

Enflasyon gelişmeleri

Enflasyon temmuz ve ağustos aylarında öngörülenin üzerinde gerçekleşmiştir. Yurt içi talepteki güçlü seyir ve hizmet fiyatlarındaki katılık devam ederken, petrol fiyatlarındaki artış ve enflasyon beklentilerinde süregelen bozulma enflasyonda ilave yukarı yönlü baskı oluşturmaktadır. Tüketici fiyatları ağustos ayında yüzde 9,09 oranında yükselmiş, yıllık enflasyon 11,11 puan artarak yüzde 58,94 seviyesinde gerçekleşmiştir. Bu gelişmede, vergi ve yönetilen-yönlendirilen fiyatlardaki ayarlamaların temmuz ayından sarkan etkilerinin yanında, Türk lirasındaki değer kaybı ve ücret artışlarının gecikmeli etkileri ile küresel enerji fiyatlarındaki yükseliş ve hizmet fiyatlarındaki katılık etkili olmuştur. Akaryakıt fiyatlarında sık fiyat güncellemeleri sonucunda ulaşılan yüksek seviyeler doğrudan ve dolaylı kanallarla enflasyondaki yükselişe ilave etki yapmış ve fiyat artışlarının genele yayılmasına katkıda bulunmuştur.

Enerji fiyatları 14,23 arttı

Enerji fiyatları ağustos ayında yüzde 14,23 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu 16,89 puan yükselerek yüzde 14,03 olmuştur. Enerji grubu aylık enflasyonunda bir önceki ay ortasında gerçekleşen vergi artışının sarkan etkisi yanında, uluslararası enerji fiyatlarındaki yükseliş belirleyici olmuştur. Akaryakıt ve tüp gaz kalemleri sırasıyla aylık bazda yüzde 26,11 ve 23,93 oranlarında artış kaydetmiştir. Uluslararası ham petrol fiyatları ve döviz kuru gelişmeleriyle birlikte ÖTV düzenlemesi akaryakıt fiyatlarında güçlü artışı beraberinde getirmiştir. Akaryakıt fiyatlarındaki artış doğrudan etkisinin yanı sıra taşımacılık maliyetleri üzerinden dolaylı olarak da tüketici enflasyonunu olumsuz etkilemektedir. Ağustos ayında, şebeke suyu fiyatları da yüksek bir oranda (yüzde 7,43) artmıştır.

Temel mal fiyatları ağustos ayında yüzde 8,57 oranında yükselmiş, grup yıllık enflasyonu 7,72 puan artışla yüzde 51,97 olmuştur. Döviz kuru geçişkenliğinin yüksek olduğu temel mallarda alt gruplar genelinde yüksek fiyat artışları kaydedilmiş, yıllık enflasyon tüm alt gruplarda yükselmiştir. Dayanıklı mal (altın hariç) alt grubunda aylık fiyat artışı yüzde 7,82 ile güçlü seyrederken, ağustos ayında otomobil, beyaz eşya ve mobilya fiyatlarında belirgin artışlar izlenmiştir. Diğer temel mallar alt grubunda ilaç referans euro kurundaki güncelleme ve vergi ayarlamasının sarkan etkileri hissedilmiş, fiyatlarda yüzde 9,92 oranı ile genele yayılan bir artış kaydedilmiştir. Giyim ve ayakkabı grubunda fiyatlar mevsim eğiliminin aksine (yüzde 8,25 oranında) artış göstermiştir.

Yüksek seyir sürüyor

Enflasyonun ana eğilimi ağustos ayında yüksek seyrini sürdürmüştür. Mevsimsellikten arındırılmış aylık artışlar B göstergesinde bir miktar yükselirken C göstergesinde yatay seyretmiştir. Bu görünüm alternatif çekirdek enflasyon göstergelerinde gözlenen yüksek seyir ile teyit edilmektedir.

Mevsimsellikten arındırılmış B ve C endekslerinin üç aylık ortalama artışları 2022 yılının şubat ayında sırasıyla yüzde 8,8 ve yüzde 8,5 ile en yüksek noktasına çıkarken, 2023 yılı ağustos ayı itibarıyla yüzde 7,0 ve yüzde 7,2 seviyelerinde gerçekleşmiştir. Ağustos ayında B ve C endeksinin mevsimsellikten arındırılmış artış oranları sırasıyla yüzde 9,8 ve yüzde 9,2 olarak ölçülmüştür.

Temmuz ayında yıllıklandırılmış cari işlemler açığı dış ticaret açığındaki belirgin artışa paralel olarak önceki aydaki seviyesine kıyasla 2 milyar dolar artışla 58,5 milyar dolara yükselmiştir. Bu artış, enerji fiyatlarında yıllık bazda devam eden düşüşün etkisiyle enerji dengesinde gözlenen iyileşmeye karşın büyük oranda altın, yatırım malları ve tüketim malları ithalatlarındaki güçlü artışlardan kaynaklanmıştır. Bu çerçevede, yurt içi talepteki güçlü seyir tüketim malları ithalatı kanalıyla yıllıklandırılmış olarak cari işlemler açığını artırıcı etkide bulunmaktadır.

Enflasyon beklentileri

Enflasyon beklentilerindeki mevcut seyir ve fiyatlama davranışlarındaki bozulma, enflasyon görünümüne dair yukarı yönlü riskleri canlı tutmaktadır.  Tüketici enflasyonu yayılım endeksi ağustos ayında da artmaya devam ederek tarihsel ortalamasının üç standart sapması üzerinde değer almayı sürdürmüştür.

Eylül ayı Piyasa Katılımcıları Anketi sonuçlarına göre on iki ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentisi yüzde 42,01’den 2,93 puan artışla yüzde 44,94; gelecek yirmi dört ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentisi yüzde 22,54’den 1,33 puan yükselerek yüzde 23,87; beş yıl sonrasına ilişkin enflasyon beklentisi ise yüzde 10,42’den 0,39 puan aşağı güncellenerek yüzde 10,03 olmuştur.

Bu unsurlar enflasyonun yıl sonunda Enflasyon Raporu’ndaki (Rapor) tahmin aralığının üst sınırına yakın seyredeceğine işaret etmektedir. Son dönemde etkili olan ücret ve kur kaynaklı maliyet yönlü baskılar ile vergi düzenlemelerinin ise enflasyona önemli ölçüde yansıdığı ve aylık enflasyonun ana eğiliminde düşüşün başlayacağı değerlendirilmiştir. Kurul, parasal sıkılaştırma adımlarının etkisiyle, dezenflasyonu 2024 yılında Rapor’daki patika ile uyumlu şekilde tesis etmekte kararlıdır.

Parasal ve Finansal Koşullar

Kredi büyümesi iç talebi artırarak enflasyon üzerinde risk oluşturmaktadır. 8 Eylül 2023 itibarıyla, 2022 yılı sonuna kıyasla bireysel kredi bakiyesi kredi kartlarında yüzde 107,7, taşıt kredilerinde yüzde 75,8, ihtiyaç kredilerinde yüzde 34,0, konut kredilerinde yüzde 24,2 olmak üzere toplamda yüzde 54,4 oranında artmıştır. Diğer taraftan, kredi büyümesine dayalı menkul kıymet tesisi uygulamasının kapsamının genişletilmesi ile yavaşlama eğilimine giren ihtiyaç kredilerinin 18 Ağustos 2023’ten bu yana artış oranı yüzde 1,8 olmuştur. Aynı dönemde bireysel kredi kartlarında büyüme yüzde 6,9 seviyesine gerilese de güçlü seyrini korumuş, yıllık büyüme oranı yüzde 181,6 seviyesinde yatay seyretmiştir. Önceki PPK dönemine kıyasla yüzde 1,3 büyüyen Türk lirası ticari kredilerin yıllık büyüme oranı yüzde 61,3 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Önceki PPK döneminden bu yana politika faizindeki artış ile birlikte 1.260 baz puanlık belirgin bir artış kaydeden ihtiyaç kredisi (Kredili Mevduat Hesabı-KMH hariç) faizleri 8 Eylül 2023 itibarıyla yüzde 59,7 olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde taşıt kredisi faizleri yüzde 38,1’den yüzde 46,5’e; konut kredisi faizleri yüzde 36,4’ten yüzde 38,9’a yükselmiştir. Öte yandan Türk lirası ticari kredi faizleri 931 baz puan artarak yüzde 40,6 olarak gerçekleşmiştir.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) uluslararası rezervleri haziran ayında girdiği güçlü artış eğilimini sürdürmektedir. 2022 yılı sonu itibarıyla 128,8 milyar ABD doları seviyesinden mayıs sonunda 98,5 milyar ABD doları seviyesine gerileyen TCMB brüt uluslararası rezervleri 8 Eylül 2023 itibarıyla 120,6 milyar ABD doları seviyesine yükselmiştir.

Para politikası

Politika faizi, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirlenecektir. Enflasyon görünümü ve yukarı yönlü riskler göz önüne alındığında Kurul, para politikası çerçevesinin yüzde 5 enflasyon hedefini gerçekleştirme kapasitesinin güçlendirilmesi gerektiği değerlendirmesinde bulunmuştur. Fiyat istikrarındaki bozulmanın makroekonomik istikrar ve özellikle finansal istikrar üzerinde oluşturabileceği risklere de dikkat çekilmiştir. Enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir.

Kurul, dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecinin devamına karar vermiştir. Bu çerçevede, Kurul, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 25’ten yüzde 30 düzeyine yükseltmiştir.

Kurul, mevcut mikro- ve makroihtiyati çerçeveyi, piyasa mekanizmalarının işlevselliğini artıracak ve makro finansal istikrarı güçlendirecek şekilde sadeleştirmektedir. Sadeleşme adımları kademeli olarak sürdürülecek, bu süreçte dönüşümün hızı ve sıralaması etki analizleri ile belirlenmeye devam edecektir. TCMB tarafından yapılan düzenlemelere ilişkin etki analizleri söz konusu çerçevenin tüm bileşenleri için enflasyon, faizler, döviz kurları, rezervler, beklentiler, menkul kıymetler ve finansal istikrar üzerindeki yansımalarıyla birlikte bütüncül bir bakış açısıyla değerlendirilerek yapılmaktadır.

Bu kapsamda, Türk lirası mevduat payının artırılmasına yönelik düzenlemeler parasal aktarım mekanizmasını güçlendirmektedir. Kurul, faiz artırımının yanı sıra, parasal sıkılaştırma sürecini destekleyecek seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma kararları almayı sürdürecektir.  Bu kararlarla, temel politika aracı olan politika faizleri parasal, finansal koşullar ve beklentileri etkilerken, Türk lirası likidite ve tüketim talebindeki aşırılıkların dengelenmesi ve para politikasının etkinliğinin artırılması hedeflenmektedir.

Bireysel kredilerdeki ivmelenmeyle birlikte iç talebin hem doğrudan hem de cari denge üzerinden fiyat istikrarını bozduğu değerlendirilmiştir. Seçici kredi sıkılaştırması kararları sonucunda yurt içi talepte dengelenme sürecinin destekleneceği öngörülmektedir. Kurul, kredi sıkılaştırması kararlarıyla yurt içi talepte dengelenme ile beraber finansman kaynaklarının dağılımında iyileşmenin faktör verimliliğini olumlu etkileyeceğini değerlendirmektedir.

Döviz kuru gelişmelerinin etkisiyle kur korumalı mevduat hesaplarının kur farkı ödemeleri nedeniyle finansal sisteme girişi gerçekleşen Türk lirası likidite yakından izlenmektedir. Mevcut piyasa koşulları ve önümüzdeki döneme ilişkin likidite projeksiyonları dikkate alınarak yapılan etki analizleri çerçevesinde gerekli adımlar atılmaktadır.

Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir.

Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede almaya devam edecektir."

Kaynak: Ekometre

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.