Firma sahipleri o kadar bunaldı ki, şirketlerini satarak rahatlamayı hedefliyorlar.
“Yurt dışından yatırımcı bulsam, şirketin tamamını satsam yada yarısına ortak alsam … Ama nasıl yapsam, nereden başlasam?” sorularını kendilerine soruyorlar.
Ancak firma sahipleri şirket birleşme ve satın alma faaliyetleriyle ilgili teknik konulardan halen çok uzaktalar. Yabancı ortak bulan şirketler birkaç sene öncesinden hisse satışı için hazırlık yapmaya başlıyorlar.
*Firmanın piyasa değerinin belirlenmesi,
*Marka değerinin tespit edilmesi en önemli konular arasında yer alıyor.
Bu konular, şirketlerin finans yöneticisinin sorumluluğu altında. Ancak bu işlevleri kullanabilen finans yöneticileri şirket bünyelerinde yer alıyor mu? Ya da finansal sürecini kendi yöneten patronlar bu konulara hakim mi? Elbette hakim değiller. O sebeple Finansal Yönetim ve Finansal Danışmanlıklar değer kazanmaya başladı.
Patron net kâra bakar, uluslararası standarttaki yatırımcılar yada kreditörler ise EBİTDA’ya (FAVÖK) bakarlar. Şirketlerin toplam ve gerçek değerleri ‘Maddi ve Maddi olmayan varlıklarının’ birlikte hesaplanması ile ortaya çıkar. Ayrıca entellektüel sermaye de önemlidir.
Özel finansal sorunların çözümü, şirket birleşmeleri ve satın almaları sadece ülkemizde değil, dünyanın gündeminde de ağırlığını artırmaya devam ediyor
Sağlıklı bilançolar, verimlilik analizleri sadece yabancıya şirket satmak yada ortak almak için değil, bankacılık dışındaki fon kaynaklarından yararlanmak için de bir gereklilik haline geldi.
Finansal piyasalarda kullanılan genel kabul görmüş şirket değerleme yöntemleri 16 farklı başlık altında incelenebilir. Yani çok detaylı bir çalışma serüveni demek. Bugünden yarına hazır olmaz, birkaç sene hazırlık yapmak gerekiyor.
Türkiye’de Yaşanan kur artışları yabancılar için daha ucuza şirket alışı anlamına geldiği için yabancıların halen talebi var. Ancak bilançolar çok sağlıksız olduğu için yabancı yatırımcı faaliyetleri tam yorumlayamıyor.
Borsa İstanbul’da %62 dolayında yabancı payının olması, Türk şirketlerine Yabancıların ilgi gösterdiği anlamına geliyor. Türev enstrümanlar ve varlığa dayalı yeni borçlanma araçlarının cazibesi de finans yönetiminin değer kazanmasında önemli bir paya sahip.
Piyasalarda artık komplike finansal ürünler işlem görmeye başlamış durumda. Firmaların risk yönetimini yapabilmeleri için bu ürünleri kullanabilmeleri gerekiyor. Krizleri ve risklerini yönetemeyen devasa firmaların battığını acı deneyimlerle öğrendik.
KOBİ’lerin finans fonksiyonu, genellikle işletme sahibi veya genel müdür tarafından yerine getiriliyor. Orta büyüklükteki işletmelerde ise, genellikle finans fonksiyonu muhasebe çatısı altında toplanıyor. Oysa ki sadece finans yöneticisi değil, işletmelerde “Finans Komitesi” yer almalı ki şirket satışı, şirket birleşmesi, fon kaynakları temin edilmesi hususunda profesyonel yol izleyebilsinler.
Bir şirketi satmak, ürün ya da malzeme satmaya benzemez. Alıcı için bu bir yatırımdır ve yatırım değerlendirme analizi ister. Birçok etken değerlendirilir. Nedir bunlar?
Ülke Riski
Operasyonel risk
Rakip analizi
Sürdürülebilir kazanç
İş’in geçmiş hikayesi
İşin gelişim yönü
Müşteri sadakati
Müşteri bağımlılığı
Sektörün gücü
En önemlisi ise şirketin kârlılığı. Kâr ya da zararı tespit etmek için hesap yapmak gerekir. Hesaplama yapmak için ise tek argüman mali veriler ve finansal analiz çalışmasıdır. Yurtdışındaki yeni ortak adaylarını ikna edebilmek için mali verilerin dengeli, mali analiz rasyolarının yeterli, faaliyet karlılığının sektör ortalamasını yakalamış olması şart.. Benden söylemesi..
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sinem Toplan
Bir yabancı yatırımcı bulsak, bizim şirketi satsak
Yüksek kredi faizleri, azalan satışlar, artan maliyetler ile mücadele ederken,
Borçların ödeme vadeleri geldi, çattı. Finansmana ulaşmak zorlaştı.
Firma sahipleri o kadar bunaldı ki, şirketlerini satarak rahatlamayı hedefliyorlar.
“Yurt dışından yatırımcı bulsam, şirketin tamamını satsam yada yarısına ortak alsam … Ama nasıl yapsam, nereden başlasam?” sorularını kendilerine soruyorlar.
Ancak firma sahipleri şirket birleşme ve satın alma faaliyetleriyle ilgili teknik konulardan halen çok uzaktalar. Yabancı ortak bulan şirketler birkaç sene öncesinden hisse satışı için hazırlık yapmaya başlıyorlar.
*Firmanın piyasa değerinin belirlenmesi,
*Marka değerinin tespit edilmesi en önemli konular arasında yer alıyor.
Bu konular, şirketlerin finans yöneticisinin sorumluluğu altında. Ancak bu işlevleri kullanabilen finans yöneticileri şirket bünyelerinde yer alıyor mu? Ya da finansal sürecini kendi yöneten patronlar bu konulara hakim mi? Elbette hakim değiller. O sebeple Finansal Yönetim ve Finansal Danışmanlıklar değer kazanmaya başladı.
Patron net kâra bakar, uluslararası standarttaki yatırımcılar yada kreditörler ise EBİTDA’ya (FAVÖK) bakarlar. Şirketlerin toplam ve gerçek değerleri ‘Maddi ve Maddi olmayan varlıklarının’ birlikte hesaplanması ile ortaya çıkar. Ayrıca entellektüel sermaye de önemlidir.
Özel finansal sorunların çözümü, şirket birleşmeleri ve satın almaları sadece ülkemizde değil, dünyanın gündeminde de ağırlığını artırmaya devam ediyor
Sağlıklı bilançolar, verimlilik analizleri sadece yabancıya şirket satmak yada ortak almak için değil, bankacılık dışındaki fon kaynaklarından yararlanmak için de bir gereklilik haline geldi.
Finansal piyasalarda kullanılan genel kabul görmüş şirket değerleme yöntemleri 16 farklı başlık altında incelenebilir. Yani çok detaylı bir çalışma serüveni demek. Bugünden yarına hazır olmaz, birkaç sene hazırlık yapmak gerekiyor.
Türkiye’de Yaşanan kur artışları yabancılar için daha ucuza şirket alışı anlamına geldiği için yabancıların halen talebi var. Ancak bilançolar çok sağlıksız olduğu için yabancı yatırımcı faaliyetleri tam yorumlayamıyor.
Borsa İstanbul’da %62 dolayında yabancı payının olması, Türk şirketlerine Yabancıların ilgi gösterdiği anlamına geliyor. Türev enstrümanlar ve varlığa dayalı yeni borçlanma araçlarının cazibesi de finans yönetiminin değer kazanmasında önemli bir paya sahip.
Piyasalarda artık komplike finansal ürünler işlem görmeye başlamış durumda. Firmaların risk yönetimini yapabilmeleri için bu ürünleri kullanabilmeleri gerekiyor. Krizleri ve risklerini yönetemeyen devasa firmaların battığını acı deneyimlerle öğrendik.
KOBİ’lerin finans fonksiyonu, genellikle işletme sahibi veya genel müdür tarafından yerine getiriliyor. Orta büyüklükteki işletmelerde ise, genellikle finans fonksiyonu muhasebe çatısı altında toplanıyor. Oysa ki sadece finans yöneticisi değil, işletmelerde “Finans Komitesi” yer almalı ki şirket satışı, şirket birleşmesi, fon kaynakları temin edilmesi hususunda profesyonel yol izleyebilsinler.
Bir şirketi satmak, ürün ya da malzeme satmaya benzemez. Alıcı için bu bir yatırımdır ve yatırım değerlendirme analizi ister. Birçok etken değerlendirilir. Nedir bunlar?
Ülke Riski Operasyonel risk Rakip analizi Sürdürülebilir kazanç İş’in geçmiş hikayesi İşin gelişim yönü Müşteri sadakati Müşteri bağımlılığı Sektörün gücüEn önemlisi ise şirketin kârlılığı. Kâr ya da zararı tespit etmek için hesap yapmak gerekir. Hesaplama yapmak için ise tek argüman mali veriler ve finansal analiz çalışmasıdır. Yurtdışındaki yeni ortak adaylarını ikna edebilmek için mali verilerin dengeli, mali analiz rasyolarının yeterli, faaliyet karlılığının sektör ortalamasını yakalamış olması şart.. Benden söylemesi..